Zaman vakit “orucu taklit eden diyet” ismiyle da karşımıza çıkan açlığı taklit eden beslenme modeli, son devirlerde beslenme ve sıhhat alanında dikkat çeken yeni bir yaklaşım. Bu usul, denetimli ve bilimsel bir biçimde açlık gibisi bir tesir yaratarak bedeni yenilemeyi ve sıhhati uygunlaştırmayı amaçlıyor. Pekala, bu beslenme modeli tam olarak nedir, nasıl çalışıyor ve hangi yararları sunuyor? Bu çeşit diyetleri denemeden evvel kesinlikle uzmana danışılması gerektiğinin altını çizen Diyetisyen Emel Terzioğlu Arslan, bu yeni diyet çeşidi hakkında merak edilenleri yanıtladı.
Açlığı taklit eden beslenme modeli (Fasting Mimicking Diet – FMD), sağlıklı bir ömür üslubu için geliştirilen bir beslenme tekniğidir. Uzun vadeli açlık tecrübesini, besin alımını büsbütün kesmeden bedene yaşatmayı amaçlar.
Valter Longo üzere öncü araştırmacılar tarafından geliştirilmiş bu formül, açlığa misal metabolik reaksiyonları tetikleyen düşük kalorili, belli besin öğeleri açısından istikrarlı bir diyet sunuyor. Maksat, bedeni açlık moduna sokarak hücre yenilenmesini ve metabolik sıhhati uygunlaştırmak, lakin bu süreçte bedenin muhtaçlığı olan temel besinleri de sağlamak.
NASIL ÇALIŞIYOR?
Emel Terzioğlu Arslan, “Açlığı taklit eden bu model, bedenin güç kaynaklarını ve hücresel süreçlerini optimize eder. FMD ekseriyetle 3-6 ayda bir uygulanabilir. Bir diyetisyen nezaretinde, beden ve sıhhat durumu göz önünde bulundurularak uygun sıklık belirlenmelidir. FMD sonrasında ise olağan beslenme nizamına dönülmelidir. Fakat bu geçiş süreci, ani bir kalori artışından kaçınılarak dikkatli yapılmalıdır” dedi.
Kalori kısıtlaması: FMD, çoklukla 5 gün süren düşük kalorili bir beslenme planına dayanır. Birinci gün yaklaşık 1000-1200 kalori, sonraki günler ise 700-800 kalori alınır.
Yüksek yağ, düşük protein ve karbonhidrat: Diyet, ekseriyetle bitki bazlı, sağlıklı yağlar açısından varlıklı ve düşük karbonhidratlı besinlerle yapılır. Lif açısından güçlü sebzeler, zeytinyağı, kuru yemişler, yeşil yapraklı sebzeler ve hudutlu ölçüde protein içerir. Bu beslenme biçimi, bedeni açlık moduna sokar ve yağ depolarını kullanmaya teşvik eder.
Hücre tamiri ve yenilenme: Beden, açlık gibisi bir duruma geçtiğinde otofaji ismi verilen bir süreç başlar. Bu süreç, hasarlı hücrelerin temizlenmesi ve yenilenmesi manasına gelir. Tıpkı vakitte bedenin kök hücre üretimi artar, bağışıklık sistemi güçlenir ve yaşlanma süreci yavaşlar.
İnsülin hassaslığı ve yağ yakımı: FMD, insülin düzeylerini düşürerek insülin direncini azaltır. Bu da metabolizmayı hızlandırır ve yağ yakımını takviyeler.
FMD’NİN YARARLARI NELERDİR?
“Açlığı taklit eden beslenme modeli, metabolik sıhhatini güzelleştirmek isteyen bireyler için ülkü bir yöntem” diyen Emel Terzioğlu Arslan uyardı: “Hamileler, emziren anneler, kronik hastalığı olanlar uygulamamalıdır. Bu nedenle FMD’yi uygulamadan evvel kesinlikle bir sıhhat profesyoneline danışılmalıdır.”
“Açlığı taklit eden beslenme modeli, birçok sıhhat yararıyla dikkat çekiyor” diyen Emel Terzioğlu Arslan, bu modelin yararlarını şöyle sıraladı:
Hücre Yenilenmesi: Açlık gibisi bir ortam, hücresel tamirat sistemlerini tetikleyerek bedeni daha genç ve dinç fiyat.
Metabolik Sıhhat: FMD, insülin hassaslığını artırarak, tip 2 diyabet üzere metabolik hastalıklara karşı müdafaa sağlar.
Yağ Yakımı ve Kilo Kaybı: Kalori kısıtlaması, bedeni yağ depolarını kullanmaya yönlendirir ve sağlıklı bir kilo kaybı sağlar.
Yaşlanma Tersi Tesirler: Hücresel yenilenme ve hasarlı hücrelerin temizlenmesi, yaşlanma belirtilerini yavaşlatır ve uzun vadede kronik hastalıklara karşı muhafaza sağlar.
Bağışıklık Güçlenmesi: FMD, bağışıklık sistemini tekrar düzenler ve güçlendirir. Bu da hastalıklara karşı direncin artmasına katkı sağlar.
