Gürel Yurttaş / YENİÇAĞ
Daha evvel yazmıştım. Tekrar tekrar ediyorum. Bence şu anda lige en hazır kadro Beşiktaş. Üstelik eksiklerine karşın. Bunu UEFA Avrupa Konferans Ligi 2. eleme çeşidinde Arnavutluk’un Tirana kadrosuyla oynadıkları maçta da gösterdiler.
Daha bu ekibe katılacaklar var üstelik.
Geçen dönem vazifeye geldiği andan itibaren Beşiktaş’ı ayağa kaldıran Şenol Güneş artık sistemini düzgünce yerleştirmiş. Disiplinli oynayan, varyasyonlar yapan, kapalı grupları açma konusunda oyun içinde apansız taraf değiştiren, kornerlerde de taktik uygulayan bir kadro var karşımızda.
“Rakip Tirana. Çok zayıf. Yenmesinden doğal ne olabilir ki” diyebilirsiniz. Fakat bu maçtaki oyun ve kadro disiplini ipuçlarını veriyor bize.
Sanıyorum siz başlığa takıldınız. “Beşiktaş’taki Bermuda Şeytan Üçgeni kimlerden oluşuyor” diye merak ettiniz. Çabucak söyliyeyim. Onur Bulut, Vincent Aboubakar ve Jackson Muleka’dan oluşuyor. Aboubakar zati daima birebir Aboubakar da… Beni şaşırtan Jackson Muleka ve Onur Bulut’daki yükseliş. Ne demişler; “At binenin kılıç kuşananın!” Bu futbolcuyu kazanma konusunda da Şenol Güneş bir numara. Bu iki oyuncunun bu hale gelmesinin nedir kendisi. Kutlarım hocam sizi.
Onur Bulut ve Jackson Muleka daha 6. dakikada çıktılar evvel sahneye. Onur Bulut’un sağdan ortasında ön direkte Muleka’nın yaptığı vuruşta top direğin yanından az farkla auta çıktı.
21. dakikada ise Onur Bulut’tan şahane bir gol vuruşu izledik.
Masuaku’nun ceza alanı dışı sol çaprazdan ortasında, Onur Bulut’un altıpasın önünde sol ayağıyla bekletmeden yaptığı vuruşlı ağları havalandırması görülmeye bedeldi.
42. dakikada ise Aboubakar’ın nefis orta pasıyla ceza alanına giren Muleka ustalıkla bir vuruşla topu ağlara yolladı.
2-0 birinci yarının da sonuydu.
Buna karşın Arnavutluk grubu ikinci yarıda da daha çok kendi alanında kaldı. Aslında çıkmak istedi de çıkamadı. Beşiktaş’ın tesirli oyununun rolü büyüktü bunda.
63. dakikada Salih’in yerine yeni transfer Onana girdi oyuna.
Onana’nın girmesini bilmem de Salih’in çıkması âlâ olmadı aslında. Orta alandaki pas trafiği aksadı.
Şenol Güneş’in Tirana’nın kontrataklarıyla ilgili basın toplantısında yaptığı ihtar da 83. dakikada gerçek oldu. Ani kontratakta Kaina ile golü buldular. Bu Arnavutluk kadrosunun birinci konumuydu ve golle sonuçlandı. Halbuki Beşiktaş’ın kaçırdığı en az 4 konum daha vardı gollerin dışında.
Beşiktaş’ın yeni prensi Semih son dakikalarda girdiği oyunda uzatmalarda attığı gol de maçın skoru oldu: 3-1. Golde Onana’nın hissesini da unutmayalım.
Maçta Rosier, Amir, Masuaku da öne çıkan isimler oldu. Ben Şenol hocanın oyundan almasına karşın Salih’i de beğendim.
Beşiktaş’ın rövanşta işi daha kolay olacaktır; göreceksiniz. Tıp için açık futbolu tercih edecek olan Tirana karşısında daha farklı kazanmasını bekliyorum Beşiktaş’ın.
Bu ortada şunları da belirtmeden geçemeyeceğim:
1 – Türkiye’de her kısmı etkileyen enflasyon ve alım gücünün çok düşmesi Beşiktaşlı taraftarları da etkilemiş demek ki. Yoksa Beşiktaş’ın kendi alanında oynadığı dönemin birinci maçında tribünler bu kadar boş kalmazdı.
2 – Şu “Konferans Ligi’nde oynamak” beni kahrediyor. Bizim üzere futbolu bu kadar önemseyen ve harcama yapan ülkelerin büyük ekiplerine yakışmıyor aslında Konferans Ligi. Ya Şampiyonlar Ligi’nde ya da Avrupa Ligi’nde olmaları gerekiyor bence. Palavra mı?
