Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İsrail’in Filistin’e yönelik taarruzlarına ait, “Bir taraftan bu tansiyona, ateşe, akaryakıtla yaklaşanlar, tansiyonu tırmandıranlar ve tek taraflı yaklaşanlar var. Bir taraftan da bölgenin en deneyimli ve dirayetli önderi olarak Sayın Cumhurbaşkanı’mızın basiretli bir yaklaşımı var.” dedi.
Programlara katılmak üzere kente gelen Yılmaz’ı, Van Ferit Melen Havalimanında Vali ve Belediye Lider Vekili Ozan Balcı, AK Parti Van milletvekilleri Kayhan Türkmenoğlu, Burhan Kayaktürk, Vilayet Jandarma Kumandanı Tuğgeneral Adem Şen, Vilayet Emniyet Müdür Atanur Aydın ve vali yardımcıları karşıladı.
Valiliği ziyaretinde Balcı ile makamında bir mühlet görüşen Yılmaz, daha sonra Edremit ilçesindeki otelde iş insanları ile bir ortaya geldi.
Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, ortak akılla, istişareyle oluşan işlerin, projelerin ve programların her vakit yararlı olacağına inandıklarını söyledi.
Ulusal seviyede makro siyasetleri ve orta vadeli programları hazırlarken kesinlikle iş dünyası ve sivil toplumla bir ortaya geldiklerini tabir eden Yılmaz, “İstişarelerin iki türlü yararı oluyor. Birincisi fikirler ortaya çıkıyor. Öncelikler tespit edilebiliyor. İkincisi ortak yapılan işler sahiplenmeyi artırıyor. Dünyanın en düzgün programına da sahip olsanız, en güzel projesini de yapsanız bir toplumsal ve siyasal sahiplenme yoksa işe yaramıyor. Kağıt üstünde kalıyor. Bunu son 20 yılda Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde yaşayarak gördük.” diye konuştu.
Van’da 2011’de önemli bir sarsıntı yaşandığını ve zelzeleden sonra ağır uğraşla yaraların sarıldığını belirten Yılmaz, Van’ın ekonomi, nüfus üzere her alanda eskisinden daha güçlü hale geldiğini vurguladı.
“Hayvancılık bölgemizin en temel sektörü”
Van’ın kamu yatırımları açısından en ayrıcalıklı vilayetlerden biri olduğunu tabir eden Yılmaz, şunları kaydetti:
“Van, Türkiye’de 81 vilayet ortasında en fazla kamu yatırımlarından hisse alan dokuzuncu vilayet pozisyonunda. Bu, sahiden değerli bir paha. Altyapıyla ilgili çok kıymetli gelişmeler sağlandı. Kent altyapıları daha farklı noktaya geldi. Biyolojik arıtma tesislerinden elektrik üretilen, katı katı atık depolama tesislerine varıncaya kadar yeni projeler de gündemde. Bir taraftan da endüstride kıymetli gelişmeler var. 2 organize sanayi bölgemiz var. Hayvancılık bu bölgemizin en temel dalı. Tarım, besin stratejik bir kesim. Bunun için de Van, hayvancılıkta özel bir pozisyona sahip. Modası hiçbir vakit geçmeyecek bir bölüm. Pandemiyle bunu bir defa daha gördük. Yeniden Rusya savaşında, jeopolitik tansiyonlarda bunu görüyoruz.”
İklim değişikliği, tüketim kalıplarının değişmesi üzere durumların tarım ve hayvancılığı çok daha kıymetli hale getirdiğine değinen Yılmaz, şöyle konuştu:
“Her ülke bu mevzuda daha kâfi hale gelmek için efor sarf ediyor. Bir taraftan da halkımızın daha ucuz, daha sağlıklı besine erişmesi için tarım ve hayvancılık çok değerli bir yere sahip. Van’da bilhassa hayvancılık konusu ön plana çıkıyor. Küçükbaş hayvancılık. Geçmişte 7-8 milyonlara ulaşan sayı bugün 3,5 milyon civarında. Ancak son yıllarda muhakkak bir artış trendi de girmiş durumda. Bilhassa uygun krediyle ailelere 100 baş koyun dağıtma projesini çok kıymetli görüyorum. Yalnızca sayıyı artırmak bakımından değil aşikâr bir ölçekte verimli bir hayvancılık gerçekleştirme manasında da çok değerli.”
“Turizm bölge için çok önemli”
Yılmaz, son 21 yılda Van’a 95,6 milyar liralık yatırım ve harcama yapıldığını, kentin daha da gelişmesi için değerli adımlar atmaya devam edeceklerini aktardı.
Bu yıl 800 bin turistin Kapıköy Hudut Kapısı’nı kullanarak Van’a geldiğini belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
“Turizm bir bölge için çok değerli. Van’ımızın, esnafımızın ve konaklama tesisi sahiplerinin, öbür iş dünyasının bundan kesinlikle istifade ettiğini düşünüyorum. Tekrar Kapıköy’ün ağır araçlar için, tırlar için de trafiğe açılması istikametinde İran’la yürüttüğümüz geçmişten bugüne çalışmaların çok kıymetli olduğunun altını bir kere daha çizmek isterim. Her fırsatta bunu muhataplarımızla konuşmamız lazım. Bizim tarafta yolları yaptık. Kapıda da belirli çalışmalar yaptık fakat İran tarafında yol güzelleştirme sorunumuz var. Onu da halledebilirsek hem İran hem Türkiye için hem de tüm bölge için çok değerli olacak. Bütün Doğu Anadolu’nun gelişmesinde bu güzergah ve buradaki ticaret son derece değerli. Birebir vakitte Doğu Karadeniz için de kıymetli.”
İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları
İsrail’in Filistin’e yönelik ataklarına da değinen Yılmaz, bölgede birtakım tansiyonların, kaygı verici hadiselerin yaşandığını söz etti.
Bu mevzuda yaşadıkları üzüntüyü lisana getiren Yılmaz, şunları kaydetti:
“Özellikle Filistinli kardeşlerimizle ilgili yaşananlar, işgal edilmiş bölgelerdeki hadiseler hepimiz için son derece ıstırap verici. Bunun da en kısa müddette ortadan kalkmasını temenni ediyorum. Bir taraftan bu tansiyona, ateşe, akaryakıtla yaklaşanlar, tansiyonu tırmandıranlar ve tek istikametli yaklaşanlar var. Bir taraftan da bölgenin en deneyimli ve dirayetli önderi olarak Sayın Cumhurbaşkanı’mızın basiretli bir yaklaşımı var. Tansiyonu düşürmeye ve insani olarak o hadiseye bakmaya dönük, diplomasinin tekrar tüm kanallarını devreye sokarak barış, huzur sağlamaya dönük yaklaşımı var. İnşallah bu galip gelecektir. Uzun vadedeyse buradaki sorunun tahlili çok açık ve nettir; 67 sonlarına çekilmesi İsrail’in ve iki devletli bir yapının oluşması. Başşehri Kudüs olan, Doğu Kudüs olan Filistin Devleti’nin kendi ayakları üstünde durur bir formda hayata geçmesi bu işin esaslı tahlilidir. Ümit ediyoruz ki aklıselimle bu tarafta ilerlenir.”
Bütün milletlerarası topluluğun da buna dayanak vermesi gerektiğini aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
“Bugün prestijiyle Türkiye, insani yardım konusunda da çalışmalarını başlatmış durumda. Birtakım insani yardım materyali taşıyan uçaklarımız Mısır’a bugün ulaştı. Dışişleri Bakanı’mız da Mısır’da. Bu çalışmalarımızda aralıksız devam edecek. Tekrar bölgedeki ülkeler başta olmak üzere milletlerarası camiayla da iş birliği içinde, istişare içinde insani takviyemizi de sürdürmeye devam edeceğiz. Bu bölgede barış ve huzur oluştuğu vakit aslında bölgedeki tüm toplumlar için, tüm devletler için refah oluşacaktır. Kafkaslar için de bu bu türlü, Balkanlar için de bu türlü, Orta Doğu için de bu türlü. Bu manada Türkiye’nin bütün bölgesinde huzuru, inancı oluşturmak için bir çaba içinde olduğunu tekrar söz etmek isterim.”
“İlk dokumacılık kenti Van’da inşa ettik”
Van’daki havalimanında bir milyonu aşan yolcu trafiği oluştuğunu, hastanelerde büyük yatırımların yapıldığını anlatan Yılmaz, ulusal eğitim alanında son 20 yılda 2,5 milyar lira civarında yatırım gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.
İleri Biyolojik Arıtma Tesisiyle Van Gölü’nün kıymetli ölçüde korunduğunu hatırlatan Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Rüzgar, güneş, hidroelektrik yatırımlarımız kelam konusu. Ayrıyeten doğal gaz şu anda 1980 kilometreye ulaşmış durumda. Çaldıran Edremit Erciş, Gevaş, Gürpınar, İpekyolu, Muradiye ve Tuşba bölgelerine doğal gazı ulaştırmış durumdayız. Bilhassa ağır kar yağışı olan, kış şartlarının şiddetli olduğu bu bölgede doğal gazın herhalde bir kat daha değerli olduğunu tabir etmek isterim. Kalkınma Bakanı iken cazibe merkezleri dediğimiz bir program uygulamıştık. Olağan bütçe kanalları dışında bir kadro kaynaklar oluşturarak Van’da nitekim model diyebileceğimiz birtakım çalışmalar yürütmüştük. Birinci dokuma kenti Van’da inşa ettik. Artık Doğu’da, Güneydoğu’da bir model haline dönüştü. Bunun yayıldığını görmekten de büyük memnunluk duyuyorum. Urartu Müzesi’ni, Fuar Kongre Merkezi’ni inşa etmiştik. Abalı’da kayak tesislerinin kurmuştuk. Bugün öğrendiğim kadarıyla Eski Van Kenti’nde birtakım onarım çalışmaları gerçekleştirilecek.”
“Tersine göçü artırmalıyız”
Van’da huzur ve inanç ortamının çok güçlü hale geldiğini belirten Yılmaz, kentin asayişin son derece güçlü olduğu inançlı bir vilayet olduğunu vurguladı.
“Güvenliğin olmadığı yerde malum ne demokrasi oluyor, ne iktisat oluyor. Temel hak ve hürriyetlerinin kullanımı da ekonomik kalkınma da huzur ve itimat ortamıyla yakından ilgili.” diyen Yılmaz, şöyle devam etti:
“Mayıs seçimlerinde siyasi istikrar ve itimat ortamı oluştu. Van’da artık huzur ve itimat ortamı var. Münasebetiyle önümüzdeki devir en değerli problem özel bölüm yatırımlarını artırmak diye düşünüyorum. Kamuda elbette yatırımlarımız devam edecek. Eksiklerimizi tamamlayacağız. Bu bölgede geçmişteki kurallar nedeniyle maalesef özel kesimin potansiyelini gereğince kullanamadık. Nitelikli iş gücü, nitelikli sermaye öteki bölgelere göç etti. Münasebetiyle var olan kaynağımızı da öbür alanlara kaptırmış olduk diyelim. Şimdiki ortamda ise tam aksine inşallah bilakis göç sağlayacak durumdayız. Bundan sonra hepimize düşen özel bölümün daha büyük ölçekli, daha nitelikli yatırımlarını bölgemize kazandırmak. Bilakis göçü yeniden arttırmalıyız diye düşünüyorum. Nitelikli insanları daha fazla cezbeden bir bölge haline gelmeliyiz. Bu sürecin başladığına inanıyorum.”
Devlet ve millet olarak el ele, huzura ve güvenliği sahip çıkmaları gerektiğini belirten Yılmaz, “Bunu bozarak halkımıza bedeller ödetmeye çalışanlara da müsaade etmemeliyiz. Demokratik bir ortamda kalkınmamıza güç vermeliyiz, ivme kazandırmalıyız. Bunu da daima birlikte başarıyoruz. Başarmaya da devam edeceğiz.” dedi.
Program, basına kapalı devam etti.
