Ülkemizde D vitamini eksikliği yaygın bir sorun. Üstelik kış aylarında bedendeki düzeyi daha da azalıyor. Oysa bu vitamin bedenimiz için hayati ehemmiyete sahip… İşte bu bahiste bilinmesi gereken her şey…
SAĞLIĞIMIZI NASIL TESİRLER?
1- D vitamini kemik gelişimini, sertleşmesini ve tamirini sağlar. Diş yapısı oluşumunda da tesirlidir.
2- Parathormon (kandaki kalsiyum düzeylerinin en değerli düzenleyicisi) salgılanmasını düzenler.
3- Bağırsaklardaki faydalı bakterilerin sayısını artırır.
4- Bedenin hastalıklardan korunmasını sağlayan bağışıklık sistemini güçlendirir.
5- Yüksek tansiyon, kalp hastalıkları ve birtakım kanserlere (özellikle erkeklerde prostat, bayanlar göğüs kanseri) karşı kollayıcıdır.
6- Kolesterolü düşürücü tesiri vardır.
7- Pankreastan insülin salınımını düzenler.
8- Depresyondan korur.
9- Damar basıncını düzenleyerek tansiyonu istikrarlar.
10- Tiroit işlevleri ve olağan kan pıhtılaşması için gereklidir.
Prof. Dr. Haluk Sargın
KAYNAKLARI NELERDİR?
Günlük D vitamini muhtaçlığı 20-30 dakikalık güneşlenerek karşılanabilir. Kollar, bacaklar ve yüzün güneşe maruz kalması kafidir. Güneş hami (faktör 20 ve fazlası) kullananlarda deride D vitamini oluşamaz. Ayrıyeten pencere camı gerisinden güneşlenmenin manası yoktur. Zira ultraviyole ışınları camdan geçemez.
GIDALARDA BULUNUR MU?
Somon, ton, uskumru ve yağlı palamut D vitamini kaynaklarıdır… Bunların yanı sıra karaciğer, yumurta sarısı, süt, mantar, yulaf, ısırgan otu, maydanoz ve kakao da D vitamini içerir. Sağlıklı ve çeşitli beslenen şahıslar günde 100-150 ünite D vitaminini besinlerden alabilir.
EKSİKLİĞİ NASIL ANLAŞILIR?
Sırt, kemik-eklem ağrıları, halsizlik, çabuk yorulma, başta terleme, depresyon, açıklanamayan kilo alma ve/veya sık viral hastalık durumlarında kanda D vitamini seviyelerine baktırmak gerekir. Gerekirse doktor kontrolünde ihtiyaca göre destek alınmalıdır.
DİKKAT!
Özellikle bebeklerde ve çocuklarda D vitamininin hakikat ölçüde alınması kıymetlidir. D vitamininin gereğinden fazla alınması kemiklerde çok kalsiyum birikimi sonucu bebeklerde fizikî ve zihinsel geriliklere, çocuklarda ise kemik gelişiminin vaktinden evvel durmasına sebebiyet vererek boyun kısa kalmasına sebep olabilir.
KİMLER DESTEK ALMALI?
– 50 yaş ve üzeri bireyler (özellikle menopoz sonrası kadınlar)
– Daima kas ve kemik ağrısı şikayeti olanlar
– Güneş göremeyenler (ofis çalışanları vb)
– Bağırsaklardan yağ emilimi bozuk olanlar
– Karaciğer hastalığı olanlar
– Mide-bağırsak ameliyatı olup rezeksiyon yapılmış hastalar
– Osteoporozlu hastalar (kemik erimesi olanlar)
– Güneş ışığı bakımından yetersiz bölgelerde yaşayan çocuklar
– Yetersiz besin alan ve fazla kalori yakan kişiler
– Gebeler ve emziren kadınlar
– Alkol kullananlar
– Kronik hastalığı olanlar
– Uzun müddettir gerilim altında olanlar
– Yakın vakitte ameliyat geçirenler
