İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Diyetisyen Edanur Teksöz, hakikat kahve tüketimi, kahvenin yararları ve çoka kaçıldığında oluşabilecek ziyanları hakkında açıklamalarda bulundu.
DHA’nın haberine nazaran kahvenin dünyada yaygın tüketildiğine değinen Teksöz, “Kahve, merkezi hudut sistemi üzerindeki uyarıcı tesirlerinin yanı sıra tadı ve aroması nedeniyle dünya çapında en tanınan ve yaygın tüketilen içeceklerden biridir” diye konuştu.
‘POTASYUM AÇISINDAN ZENGİN’
Teksöz, kahvenin sıhhate yararlarını şöyle sıraladı: “Karaciğer kanseri ve hastalıklarını azaltır. Tip 2 diyabet riskini azaltır. Obezite riskinin azaltır, yağ yakımını arttırır, beden yağ oranını azaltır, tokluk hissi yaratır. Parkinson hastalığı riskini azaltır. Bunama ve Alzheimer hastalıklarını azaltma mümkünlüğü vardır. Hudut sistemine uyarıcı tesiri vardır. Yorgunluk giderici ve ağrı kesicidir. Kardiyovasküler hastalık riskinde azalma yahut artış olduğu ile ilgili çelişkili sonuçlar olsa da genel olarak bir antioksidan kaynağı olan kahvenin, inflamasyonu inhibe ederek, kardiyovasküler ve öteki inflamatuvar hastalık riskini azalttığı bulunmuştur. Kalp yetmezliği riskinde azalma ve kan basıncında artış tesiri vardır. Kas erimesinde azalma ve kas gücünde, yükünde ve dayanıklılığında artış, zedelenmiş kaslarda güzelleşme üzere olumlu tesirleri vardır. Kırışıklıkların azalması, peeling ve antiselülitik tesir, antiaging üzere tesirleri vardır. Oksidatif gerilimde azalma görülmektedir.”
Kahvede bulunan besin kıymetlerinden bahseden Teksöz, “Kahve kurutulmuş bitki yaprağı ve tohumlardan elde edildiği için ortalama her 100 gramı 300 kalori civarındadır. İçerisinde az ölçüde protein, B vitaminleri ve madenler bulunur. Kahve bilhassa potasyumdan zengindir. Ama kahve günde az ölçüde tüketilmesi gerektiği için beslenme kıymeti pek düşünülemez. Örneğin bir fincan kahve 2-3 kalori fakat sağlar. Tıpkı ölçü kahve 25-30 gram potasyum içerir. Kahveye şeker yahut süt eklendiğinde besin kıymeti ayrıyeten düşülmelidir” dedi.
‘YEMEK SIRASINDA İÇİLMEMELİ’
Doğru kahve tüketiminin nasıl olması gerektiğini anlatan Teksöz, “Kahvenin kendisi kalori içermez ancak içerisine süt, krema ve şeker eklenmesi sonucunda kahvenin kalorisi yükselir. Yemek sırasında alınan ya da yemeklerden çabucak sonra içilen kahve, çinko ve demir emilimini azaltabilir. Yemeklerden 45 dakika sonrasında içilmesi önerilir” açıklamasında bulundu.
Sabah aç karnına tüketilen kahvenin mide rahatsızlıklarına, uykusuzluğa ve sona neden olabileceğine dikkat çeken Teksöz, “Yapılan araştırmalara nazaran, kahvaltıdan evvel aç karnına içilen kahve, kahvaltıya verilen kan şekeri ölçüsünü yüzde 50 oranda artırmış ve olumsuz etkilemiştir. Bilhassa beden uykusuz kaldığı vakit yani makûs bir gece uykusundan sonra içilen birinci kahvenin kan şekerine tesirinin çok daha fazla olduğu gözlenmiştir. Sabah kalktığınızda kendinizi yorgun ve uykusuz hissediyorsanız, kahvaltı yapıp sonrasında birinci kahvenizi içmeniz daha güzel olacaktır” tabirlerini kullandı.
Günlük kahve tüketimin ne kadar olması gerektiğine değinen Teksöz, “Pek çok çalışmada, yetişkinler için inançlı olarak tüketilebilecek kafein ölçüsü günde 300 mg (yaklaşık 3-4 fincan kahve) olduğu belirtilmiştir. Gebelerde günlük 200 mg önerilir” dedi.
(HABER MERKEZİ)
