Sağlığımızı müdafaada inanılmaz derecede değerli bir rol oynayan pek çok farklı vitamin tipi vardır. Birçok vitamin ortasında güneş ışığı vitamini olarak da bilinen D vitamini en kıymetlisi olarak kabul edilir. Zira kemiklerimizin ve dişlerimizin bakımı için gereklidir. Ayrıyeten korkuyu azaltmaya yardımcı olur ve genel bağışıklığımızı artırır. Dahası, kilo kaybı için de değerlidir.
Öte yandan bedenimizdeki D vitamini eksikliği kemiklerimizi zayıflatabilir, kemik deformasyonlarına, zihinsel sıhhat sıkıntılarına ve çeşitli öbür komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle, D vitamini eksikliğinin rastgele bir belirti ve semptomuna karşı dikkatli olmak kıymetlidir.
Çoğunlukla obezite ve diyabet hastalarında ortaya çıkan D vitamini eksikliği, yanan ağız sendromuna neden olabilir.
YANAN AĞIZ SENDROMU NEDİR?
Yanan ağız sendromu, ağzınızda, dudaklarınızda ve dilinizde ağrı yahut rahatsızlığa neden olan bir durumdur. Açık bir neden olmaksızın ağızda kronik olarak devam eden yahut tekrarlayan yanma için kullanılan tıbbi bir tabirdir. Rahatsızlık birebir vakitte yanaklarınızın içini, damağınızı yahut tüm ağzınızın geniş bölgelerini de etkileyebilir. Aslında, yanma hissi şiddetli de olabilir.
Yapılan bir çalışmaya nazaran, yanan ağız sendromu semptomları olan hastalarda ortak nokta olarak D vitamini eksikliği gözlemlenmiştir. Bu da D vitamini eksikliği ve yanan ağız sendromu hastalığı belirtileri birebir paydada toplamayı sağlamıştır. İşte, ağızda meydana gelen D vitamini eksikliği belirtileri;
– Lisanda, ağız çatısında, diş etlerinde yanma hissi,
– Boğaz ağrısı,
– Kuru ağız,
– Lisanın uyuşması yahut karıncalanması,
– Yutma zahmeti,
– Değişik tatlar alma.
Semptomlarda düzelme ya da artış meydana geldiği takdirde kesinlikle hekiminizden randevu alın.
D VİTAMİNİ SEVİYESİNİ ARTIRMANIN YOLLARI
Sadece güneşlenmek yahut D vitamini desteği almak kâfi değildir. Bedeninizin vitamini yanlışsız biçimde emmesini sağlamak için yapmanız gerekenler:
– Diyetinize somon, balık, yoğurt, portakal suyu, morina karaciğeri yağı üzere besin unsurlarını ekleyin. Yapraklı sebzeler ve süt eserleri üzere kalsiyum açısından varlıklı besinler ekleyerek kemik gücünüzü de artırabilirsiniz.
– D vitamininin faal metabolizasyonunu (vücudumuzdaki güç oluşturma sürecini) sürdürmek için sigara, içki üzere aktivitelerden uzak durmanız gerekir.
– Ayrıyeten diyetinizdeki K vitamini, magnezyum ve çinko üzere öbür besinlere de odaklanın. Zira bu besinler D vitamini emilimini hızlandırabilir.
– Sıkı bir diyet yapıyorsanız ve sağlıklı yağlardan kaçınıyorsanız, D vitamini asla bedenin derinliklerine nüfuz edemez. D vitamini yağda çözünen bir besin olduğundan, daha uygun emilim için sağlıklı yağa muhtaçlık duyar.
– Diyetinize zenginleştirilmiş tahıllar ve süt de ekleyebilirsiniz.
– Son olarak, gerilimden uzak durun zira bedeniniz gerilim hormonları salgıladığında bağırsaklarınızı etkileyebilir. Gerçek şu ki, D vitamini bağırsakta emilir ve bu nedenle bağırsak sıhhatiniz onun emiliminde değerli bir rol oynar.
