Halk ortasında “ayrık omurga hastalığı” olarak bilinen spina bifidaya karşı uzmanlar, hamilelik sürecinde denetimlerin ehemmiyetine dikkat çekiyor.
Omurgayı oluşturan kemiklerin omuriliği büsbütün örtmediği, omurilik ve alakalı sonların açıkta kaldığı bir durum olarak tabir edilen halk ortasında “ayrık omurga hastalığı” olarak bilinen spina bifida hastalığına karşı uzmanlar erken teşhis ve takip konusunda uyarıyor.
Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Doç. Dr. Sevgi Yavuz, “Spina bifida 10 bin doğumda 35 ila 50 sıklıkla görülen bir hastalık, İstanbul geneline baktığınızda da aslında çok hasta popülasyonun olduğu bir küme. Hastalıkta asıl sorun omurgada anne karnında açıklığın olması buradan da hudut ve omuriliğin sızarak ileriki periyotta bebek doğduktan sonra bacaklarda felç, mesanede felç, bağırsakların çalışmaması, başta hidrosefali dediğimiz su ve basınç artışıyla giden, aslında birden fazla sistemi etkileyen bir hastalık kümesi. 1940’larda bu hastaların birçoğu kaybedilirken 1990’lardan sonra faal, anne karnında tedavinin sağlanması, tedbirlerin sağlanmasıyla sıklığı düşmüş durumda. Tedavi başarısı olarak artık bu bebeklerin yüzde 90’ından fazlasını büyüterek erişkine gönderebiliyoruz. Tahminen de en kıymetlisi; hastalığın oluşumunu önlemek burada da hamilelerin, bayanların bilinçlendirilmesi çok çok değerli. Bu tıp hastalarda biriken idrarla birlikte tekrarlayan idrar yolu iltihapları, böbreklerde hasarlanma ve kronik böbrek yetersizliğine giden bir süreç kelam konusu” biçiminde konuştu.
Spina bifida hastalığına ait bilgi veren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Bülent Balioğlu, “Özellikle yeni doğan çocuklarda karşımıza çıkan omurgayı ve birlikte tüm ekstremiteleri, bunun yanı sıra nörolojik durumunu etkileyen bir multisistem rahatsızlık. Genetik geçişli olabileceği üzere aslında birçok faktörün de bilemediğimiz nedenlerin de tesirli olduğunu görüyoruz. Bu bahiste farkındalığın arttırılmasına gereksinim var. Biz hastalarımızın ve ailelerin bilinçlendirilmesi için öncelikle tespitleri yapmak ve tedbirleri almak zorundayız. Aslında spida bfinalı hastalar bizim karşımıza çeşitli omurga meseleleri, ürogenital böbrek meseleleri, bağırsak meseleleriyle gelebiliyor. O yüzden bu hastaların tedavisini yapabilmek için yalnızca bir grubun değil, tüm grupların multidisipliner bir formda yaklaşması gerekiyor. Çok uygun takip edilmesi gereken bir rahatsızlık kümesi olduğunu biliyoruz. Kesinlikle bunun bir defalık tedaviyle geçebilecek bir rahatsızlık olmadığını bir takım çalışmasıyla tedavi edilmesi gerektiğini hatırlatmamız gerekiyor. Ultrasonla gebeliğin takibinde erken periyotlarda fark edilebiliyor, bu yüzden ailelerin tertipli olarak bayan doğun takiplerini yaptırması, oluşabilecek riskler açısından baştan bilgi sahibi olmasını sağlıyor” dedi.
