Ankara’da Şadiye Boyun, 28 Aralık 2021 tarihinde Pursaklar ilçesinde, özel hastanede bir bayan hastalığı nedeni ile ameliyat oldu. Ameliyattan 8 ay sonra karın ağrısı şikayeti görülen Boyun, ambulans ile Pursaklar Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada çekilen röntgende Boyun’un ince bağırsağına takılı 12 santim uzunluğunda makas olduğu görüldü. Akabinde teze nazaran, ameliyatın gerçekleştirdiği özel hastaneye haber verildi. Özel hastaneden vazifeliler geldi. Vazifeliler tarafından tekrar özel hastaneye götürülen Boyun’un röntgeni çekildi. Bunun üzerine oğlu Fatih Boyun, durumdan şüphelenerek e-Nabız uygulamasından röntgen sonuçlarına baktı ve annesini Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk ettirdi. Şadiye Boyun’un karnındaki makas ameliyatla alındı. Boyun, avukatı aracığıyla, ameliyatı gerçekleştiren doktor ve hastane hakkında kabahat duyurusunda bulundu.
‘CEBİNDE MAKAS MI VAR?’ DİYE SORDULAR’
Şadiye Boyun, yapılan kusur nedeniyle büyük mağduriyet yaşadığını söyledi. Ameliyat olduktan yaklaşık bir ay sonra tabiplerin denetim maksatlı kendisine gün verdiğini söyleyen Boyun, güzelleşmeyi beklerken rahatsızlandığını belirterek, “Geçen yılı 5 Ağustos’ta sancılandım, ambulansı aradım. Ambulans beni Pursaklar Devlet Hastanesi’ne götürdü. Benden direkt röntgen istediler. Bana oradaki röntgeni çeken vazifeli, ‘Teyze senin cebinde makas mı var?’ diye sordu. Ben de ‘Oğlum ne makası, bende makas filan yok’ dedim. Üzerimi denetim etti ve ‘Sende makas var’ dedi. Beni direkt nezaret odasına götürdüler. Benden röntgeni isteyen doktor da oraya geldi fakat bana makas olduğunu söylemedi. Bana ameliyat olduğum hastaneyi ve tabibin ismini sordu. Sonra bana gelip, ‘Seni almaya gelecekler öbür hastaneden, masraf misin?’ diye sordu. Ben de o olayın şoku ile gittim” dedi.
‘ÖZÜR BİLE DİLEMEDİLER’
Özel hastanede tekrar muayene edildiğini söyleyen Şadiye Boyun, “Ben de, ‘Neyim var’ diye sorudum. Bana ameliyat yerimin ödem ve apse yaptığını söylediler. Ben de içimde ödem değil makas olduğunu söyledim. ‘Niye makası saklıyorsunuz’ diye sordum. Beni çabucak odaya götürdüler. Sonra oğlum müdahale etti. Oğlum da palavra söylediklerini anlayınca benim röntgen sonuçlarımı istemiş. Sonuçları ona da vermemişler. Sonra oğlum da ambulans çağırdı. Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittim. Orada o gece ameliyata alındım. Ameliyat hoş geçti lakin 3 gün sonra tekrar sıkıntılar başladı. Ben kalp hastası olduğum için verilen narkozlar bende yan tesir yapmış. Bir hafta sonra ben tekrar ameliyat oldum. 8 ay içinde 3 kez, 25 gün içinde ise 2 kez ameliyat oldum. Meselelerim bitmiş değil, yeniden doktora gidiyorum. Fakat bana bir kez özel hastane tarafından dönüş yapıp, ‘Geçmiş olsun, biz bu yanılgıyı yaptık. Özür dileriz’ bile demediler. Bana yapılan diğerine yapılmasın. Ben bu işi sonuna kadar götüreceğim” tabirlerini kullandı.
‘DAVAMIZI AÇTIK, ADALETE GÜVENİYORUZ’
Fatih Boyun ise “Pursaklar Devlet Hastanesi’ndeki doktor, anneme açıklama yapmamakla bir arada öbür hastanenin hekimini arayıp, ‘ilgilenin’ demiş. Onlar da özel araç yollayarak kendi hastanelerine götürmüşler. Kendi hastanelerinde annemi röntgen çekmek için aşağı indirdikleri sırada ben geldim. Başhekim de oradaydı. Ben başhekime, ‘Hocam durum nedir? diye sordum. Başhekim ameliyattan ötürü bir kan birikmesi olduğunu söyledi ve ‘Biz bunu boşaltacağız’ dedi. Ben bu durumdan şüphelendim ve röntgen sonucunu görmek istedim. Beni sekreterliğe gönderdi, sekreterlik ise 12 saate kadar röntgen sonucunun çıkacağını söyledi. Ben de e- Nabız’dan Pursaklar Devlet Hastanesi’nde çekilen röntgen sonucuna baktım ve o ortada makası gördüm. Ben orada konuşurken annemi odaya çıkardılar, ameliyata hazırlıyorlardı. Durumu fark edince ben hekimleri çıkardım odadan ve annemin üzerini giydirip hastaneden uzaklaştım. Ben toplumsal medyadan ameliyatı yapan doktora ulaştım. Röntgen sonucunu gönderdim ve ‘8 ay evvel yaptığınız ameliyat’ dedim ve öteki hiçbir şey yazmadım. Doktor, ‘Üzgünüm, olmuş böyle bir şey’ dedi. Sonradan doktor biraz kendini haklı çıkarmaya çalıştı. ‘Biz yalnızca ameliyatı yaparız, sayımı hemşireler yapar’ dedi. Lakin sonuçta yapılmamış bir şey var ortalıkta, materyaller sayılmamış. Doktor imza atmış. Bu benim sorunum değil. Şu an davamızı açtık, dava gününü bekliyoruz. Adalete güveniyoruz” diye konuştu.
