Sözcü müellifi Hürmet Öztürk, Ayhan Bora Kaplan hakkındaki iddianameden saklı şahidin sözlerine ulaştı. Kaplan’ın siyasetçilerle münasebetlerine detaylı yer verilen şahit tabirinde ayağından vurulan müdafaalar ve bir siyasetçiye şantaj olayı dikkat çekti.
Saygı Öztürk’ün “Gizli şahitten kan donduran ifadeler” başlıklı yazısının bir kısmı şöyle:
“‘2018 yılı şubat ayında duyduğum kadarı ile Ayhan Bora Kaplan’ın sahibi olduğu cümbüş yerinde badigartlar, kim olduğunu bilmedikleri bir kişiyi darp ediyorlar. Sonradan öğrendiğim kadarıyla, bu şahıs eski bakanın yakın akrabası S.S. ile birlikte yere geliyor. S.S., Bora Kaplan dahil herkese ‘Bu çocuğun hali nedir?’ diye hesap soruyor. Bora Kaplan, S.S.’nin oğlunu döven güvenliklerden sorumlu olduğu için K.K.’ye, dövenleri alıp getirmesini istiyor. Az sonra üç kişi Bora’nın karşısına çıkarılıyor. Bora, belinden çıkarmış olduğu silah ile 3 badigardı da ayağından vuruyor. Bu olaylar yaşanırken yerde Bora Kaplan, bakanın yakını S.S. ile bu kişinin oğlu, badigartlardan sorumlu K.K. ve vurulan üç şahsın bulunduğunu biliyorum. Bora Kaplan’ın vurduğu şahıslar oradan bir araca konulup götürüldü. Olay güya dışarıda olmuş üzere gösterilmeye çalışıldı. Bu olayda ismini E. olarak bildiğim şahıs, Bora’nın talimatıyla kabahati üstlendi.’ Kahramankazan ilçesinde peynircinin dolandırılması ve Elmacı marketler zinciriyle ilgili yaşananları, saklı şahit en ince detayına kadar anlatıyor.
AĞZINA PORSELEN TABAK SOKTU
Bu başlığı okuyunca ‘Yok artık’ demişsinizdir. Kapalı şahit sözünde bu olayı ve daha fazlasını şöyle anlatıyor: ‘A.K.’nin etrafına anlattığı kadarı ile Bora Kaplan’ın ‘Abim’ diye hitap ettiği B.K.’nin, E.D. bir açığını biliyormuş ve bundan ötürü daima para istiyormuş. Siyasetçi B.K. bu olayı Bora’ya söylüyor. Bunun üzerine Bora, B.K.’ye ‘Sen bu adamı para vereceğim diye bir yere çağır, gerisini ben halledeceğim’ diyor. B.K. para vereceğini söyleyip E.K.’yi bir yere çağırıyor. E.K geldikten sonra onu Bora Kaplan, B.K., S.A., M.K. ve A.K. otomobile bindirerek Ayhan Bora Kaplan’a ilişkin olan Tren isimli cümbüş yerine götürüyorlar. Gece çalışan yer, gündüz boş oluyor. E.D.’yi dövüyorlar. Her ne kadar direkt ilgili olmasa da siyasetçi B.K. ile ilgili şuan aklıma gelen bir bilgiyi de paylaşmak istiyorum: Bu kişi ismini söylemediğim Ankara’daki otelde bir gecede kumarda 8 milyon dolar kaybetmişti. Kendisinin işi ve ekonomik durumu kaybettiği parayla zıt orantılıdır. Esasen bu durum otel kayıtlarının araştırılmasıyla da ortaya çıkacaktır. Artık tekrar tabirime devam etmek istiyorum. Duyduğum kadarı ile Bora Kaplan, E.D.’nin ağzına porselen tabak sokarak dişlerini kırıyor, 4 yahut 5 adet dişi de Bora tarafından çekiliyor. E.D., orada azap ve dayaktan bayıldıktan sonra ağzını, ellerini ve ayaklarını bağlayarak Bora’nın cümbüş yerinin yan kapısından araca koyup Konya yolu üzerindeki bir plazaya götürülüyor. Günlük olarak kiraya verilen meskene götürüp bağlıyorlar.
KİMLİĞİNİ BALKONDAN ATTI
Günlerce yemek vermiyorlar, azap ediyorlar. Daha sonra duyduğum kadarı ile Bora Kaplan’ın adamları olan ve o meskende bulunan A.K., M.K., S.A. uyurken E. D. ellerini çözüyor ve pet şişenin içerisine kimliğini koyarak balkondan aşağı atıyor. Bunu yapmasının sebebi ise tahminen aşağıdan biri görür de esir alındığını anladıktan sonra polise haber verir diye düşünmesinden kaynaklanıyor. Daha sonra da bir formda aşağıda bulunan balkona sarkarak o konuttan kaçıyor. E.D., gelen polislere mevzuyu anlatıyor ve evvel yapılan şifahi görüşmede şikayetçi olacağını söylüyor. Bu şahsa kati rapor almak için İsimli Tıp Kurumuna götürüyorlar lakin sonrasında Bora Kaplan’ın adamları tarafından tehdit edildiği için tabirini değiştirerek ismini bilmediği şahıslar tarafından darp edildiği biçiminde tabir verdiriyorlar. Söz süreci için tekrar örgüt üyesi olan G.Ü. isimli avukat, Bora Kaplan’ın talimatı ile bir tabir formatı hazırlıyor ve bu halde yazdırmış olduğu söz formatına E.D.’ye zorla imza attırarak olayı kapatmaya çalışıyorlar. E.D., bu şahıslardan korktuğu için şikayetçi olmuyor. Şunu da belirtmek isterim; örgüt üyeleri tarafından bir hata işlendiği vakit ve isimli makamlara yansıdığında şahsen örgüt tarafından avukat gönderilirdi. Bu işleri C.H. organize ederdi.’
Gizli şahit sözleri işte bu türlü yaralayıcı olarak devam ediyor. Eski bakanın akrabası S.S.’yi tekraren arayıp bu olayı sormak istedim. Daha evvelce konuştuğumuz S.S.’nin bu defa eski bakanın buyruğuyla olsa gerek sessiz kalmayı tercih ettiğini de ekleyeyim.”
(HABER MERKEZİ)
