Fibrinolitik (Pıhtı eritici) tedavi nedir?
Kalp krizi, kalbi besleyen koroner damarlardan birinin tıkanması ile oluşan kalp kası hasarıdır. Fibrinolitik tedavi (diğer ismiyle trombolitik tedavi), kalp krizi geçiren hastalara kalbi besleyen damar içerisinde oluşan ve damarı tıkayan pıhtıyı eritmek hedefiyle uygulanan bir tedavi halidir.
Fibrinolitik tedavi ile pıhtının eritilerek kalp damarlarındaki akımın tekrardan sağlanması, erken ve geç devirde hastaya değerli yararlar sağlamaktadır. Bilhassa kalp krizi şikayetlerinin başlamasından bu tedavinin uygulanmasına kadar geçen mühletin olabildiğince kısaltılması, kalp krizi tedavisinin en değerli hedefini oluşturmaktadır. Vaktinde uygulanan fibrinolitik tedavi ile kalp krizinden vefat riski % 30 ila 50 oranında azaltılabilmektedir.
Fibrinolitik tedavi süreci öncesinde nasıl bir hazırlık yapılır?
Tedavi öncesi koroner ağır bakım ünitesine yatırılacaksınız. EKG’niz çekilecek ve kan bulgularınızı kıymetlendirmek maksadıyla kan örnekleri alınacaktır. Koroner ağır bakımda yakından takip edileceksiniz. Kalp ritminizi devamlı gösteren monitörlere bağlanacaksınız ve almanız gereken öbür ilaçlar ağızdan yahut damar yolundan uygulanacak.
Bu tedavi yolunu uygulamak maksadıyla sizin kolunuzda ikinci bir damar yolu açılabilir.
Fibrinolitik tedavi süreci sırasında nelerle karşılaşılabilir?
Bu tedavi metodunun uygulanması epey kolaydır. Kullanılacak ilaç açılan damar yolundan, belirlenen ilaca bağlı olarak belli müddetlerde verilecektir. Süreç sırasında şuurunuz açık olacak ve yakından takip edileceksiniz.
İlaç uygulanırken ritim bozuklukları, göğüs ağrısında artma olabilir.
Süreç sırasında ve sonrasında EKG’leriniz çekilecek ve hemşireler kan basıncınızı ve kalp ritminizi yakından takip edeceklerdir.
Fibrinolitik tedavi sonrası kalp hastalığınızın durumu hekiminiz tarafından pahalandırılacak, tedavi ve izlem seçeneklerini sizinle paylaşacaktır.
Fibrinolitik tedavi sürecinin beklenen yararları nelerdir?
Fibrinolitik tedavi kısa vakit içinde verilerek pıhtının erimesi sağlanabilirse, kalpte oluşacak yara (infarktüs) alanı küçük olur ve kalp fonksiyonları bozulmadan kalır yahut çok az etkilenir.
Erken vakitte uygulanan bu tedavi usulü ile kalp krizi geçiren hastaların hayat mühletleri uzatılabilmektedir. Ayrıyeten ilaçla yapılan bu süreç sonucunda, göğüs ağrınızda yahut hastaneye müracaat şikayetlerinizde azalma, önemli kalp ritim bozukluklarının ve kalp durmasının önlenmesi beklenmektedir. Kalp damarlarının açılması daha yeterli çalışmasına neden olacaktır.
Fibrinolitik tedavi sürecinde ilaca bağlı oluşabilecek riskler nelerdir?
Fibrinolitik tedaviye bağlı gelişebilen en önemli riskler vefat, inme (felç), kanama ve allerjik tepkilerdir.
En önemli risk tedavi sırasında yahut sonrasında beyin kanamasına bağlı olarak hastanın felç geçirmesi (inme) yahut bu kanamaya bağlı ölüm dür. Bu riskler %1’in altındadır. İnme riski hastanın yaşına, özelliklerine, mevcut öteki hastalıklarına (tansiyon yüksekliği, daha evvel inme geçirmiş olma vb) bağlı değişebilir.
Kullanılan ilaç kuvvetli bir pıhtı eritici olduğundan hastada kanamalar oluşabilir. Hafif ölçüde ciltte ve iğne giriş yerlerinde kanamalar sıktır. Önemli, kan verilmesini gerektirecek kanamalar daha enderdir. Önemli kanamalar mide yahut idrar yolundan yahut öteki bölgelerden olabilir.
Kullanılan ilaca bağlı olarak az de olsa tansiyon düşmesi, allerjik tepkiler (binde bir altında), ateş, ritim bozuklukları görülebilir.
Size daha evvelce fibrinolitik tedavi uygulanmış ise kesinlikle belirtmeniz gerekmektedir. Belli vakit aralıklarında birebir ilacın tekrar uygulanması kıymetli yan tesirlere neden olabilir.
Çok nadiren üstte belirtilenlerin dışında da yan tesirler görülebilir.
