Her gün ağrı kesici kullanan şahıslar için önemli bir ihtar geldi. İç Hastalıkları uzmanı Sergei Tikhonov Mechnikov, bu ilaçların sindirim sistemi üzerindeki olumsuz tesirlerini vurguladı.
Tikhonov’a nazaran, steroid olmayan antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) üzere ağrı kesiciler, mide ve bağırsak mukozalarına ziyan vererek iltihabı ve ağrıyı azaltırken tıpkı vakitte kan akışını bozup gözetici mukus üretimini azalttı.
Araştırmalar, NSAID’lerin uzun vadede mide kanseri riskini artırdığını gösterdi. Tikhonov, bu ilaçların mideye ziyan verme mümkünlüğünü keskin bir formda artırdığını belirtti. Ayrıyeten, asidik mide suyu ve safra üzere mideye ziyan verici hususların üretimini artırarak gastrointestinal sistemde önemli sıkıntılara yol açtığını söz etti.
Beslenme uzmanı Dr. Ayşe Demir, bu bahiste da ikazlar yaptı:
“Her gün ağrı kesici kullanan bireyler, mide-bağırsak sistemine ziyan veren ilaçları kullanmaktadır. Bu durum, uzun vadede önemli sıhhat sıkıntılarına yol açabilir.”
Uzmanlar, ağrı kesici kullanımını nizamlı olarak denetim altında tutmak ve hekiminize başvurmak kıymetli olduğunu vurguladı. Belli bir bölgede birkaç gün boyunca ağrı hissettiğinizde, bu durumu bir uzmana götürmek gerekliliği belirtti.
Yapılan bir çalışmada uzun periyodik ağrı kesici kullanımının mide ve bağırsak kanaması riskini %50 oranında artırabileceğini ortaya koydu. Bu bulgu, ağrı kesicilerin dikkatli bir biçimde kullanılması gerektiğini vurguladı.
Başka bir araştırma, asetaminofen içeren ilaçların çok kullanımının karaciğer hasarına yol açma riskinin %30 oranında arttığını gösterdi. Bu durum, bilhassa yüksek dozda kullanımda dikkat edilmesi gereken bir husus olduğunun altı çizildi.
Diyetisyenler ve tabipler, ağrı kesicilerin sırf gerektiğinde ve önerilen dozlarda kullanılmasını önerdi.
Diyetisyenler ve tabipler, “Ağrı kesiciler, kısa periyodik kullanım için uygundur, fakat uzun vadeli kullanımları önemli sıhhat sıkıntılarına yol açabilir” dedi.
Ağrı İdaresi Uzmanları, “Ağrı kesici kullanımı yerine, ağrının nedenini bulmak ve tedavi etmek daha sağlıklı bir yaklaşımdır. Alternatif tedavi prosedürleri ve ömür usulü değişiklikleri de ağrı idaresinde tesirli olabilir” formunda görüş belirtiyorlar.
