HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, dün Adana Vilayet Başkanlığına girerek namaz kıldıkları sırada İl Başkanı Salih Demir ve Vilayet Sekreteri Sacit Pişgin’e düzenlenen taarruza ait Adana’da basın mensuplarına açıklamada bulundu.
Yapıcıoğlu, “partilerine yönelik bu taarruzların yeni olmadığını, seçim periyodunda partilerinin daima amaç gösterilmesinin bu çeşit hücumlara yol açtığına” işaret etti ve şunları aktardı:
PARTİMİZ MAKSAT GÖSTERİLDİ: Bu tablolar yabancısı olduğumuz şeyler değil. Bu seçim devrinde de evvelki seçim devirlerinde de misal taarruzlara maruz kalmıştık. Çok ağır bir formda partimizin, arkadaşlarımızın amaç gösterilmesinden olumsuz birtakım sonuçlar doğurabileceği istikametinde vaktinde ikazlarda bulunmuştuk. Siyasetin lisanının bu türlü olmaması gerektiğini söylemiştik.
OLAYIN ARDINDAKİLERİN AÇIĞA ÇIKMASINI İSTİYORUZ: Bu olay şimdi çok taze, sebebi nedir, yapan kimdir, ne hedefle yapmıştır, gerisinde hangi güçler vardır? Bilmiyoruz. O yüzden ben bu olayın üzerine bir şey söylemek istemiyorum. Şu anda bir şey söylemek için erken. Emniyet ve adliye işini yapıyor. Umarım işini eksiksiz yapar. Bu olayın ardında kimler varsa bütün taraflarıyla bu olayın bir an evvel açığa çıkmasını istiyoruz.
SALDIRILARA REAKSİYON VEREBİLSEYDİK: Ama şunu biliyoruz ki bizim, toplumda uygunluk tohumları ekmemizden, kardeşliği sağlamlaştırmamızdan rahatsız olan birtakım beşerler var. Tarih boyunca da toplumu ıslah etmeye, toplumun maneviyatını yükseltmeye çalışanlardan rahatsızlık duyanlar daima olmuştur, daima var ola gelmiştir, bundan sonra da bunları var olacaktır. Türlü türlü yollarla bizi durdurmaya çalıştılar, durdurmaya çalışıyorlar, bundan sonra da durdurmaya çalışacaklardır. Önümüze fiziki maniler koymaya çalıştılar, önümüze yasal mahzurlar koymaya çalıştılar, vakit zaman damarımıza basıp bizi yasal dairenin dışına çekmeye çalıştılar. Hiçbirisi kâr etmedi, sonuç vermedi. Bu sefer arkadaşlarımıza yönelik fiziken ortadan kaldırmaya çalıştılar. Daha evvel de oldu… 2015’te oldu, 2014’te de oldu. 14 Mayıs seçimlerinden evvel tekrar bu bölgede, Mersin adayımızın seçim ofisinde bombalı taarruz yapıldı. Seçim standımızda bekleyen kardeşlerimize silahlı bıçaklı sopalı akınlar oldu. O gün gereğince güçlü bir reaksiyon verilebilseydi, tahminen bugün daha acı olan bu hadiseyi yaşamayacaktık. Umarım bir daha yaşanmaz.
MEŞRU DAİRENİN DIŞINA ÇEKEMEYECEKSİNİZ: Bu seferki hadiseye siyaset dünyasından güçlü yansılar geldi, gelmeye devam ediyor. Kime yapılırsa yapılsın, bu tıp bir akının kabul edilir bir tarafı yoktur. Bu hücumların devam etmemesi için kesinlikle herkesin kendine düşeni yapması gerekiyor. Evet tahminen şu anda bizi fiziken ortadan kaldırmaya, arkadaşlarımızı toprağın altına gömmeye bizi mecbur ediyorlar lakin merhum Aliya İzzetbegoviç’in dediği üzere ‘Bizim tohum olduğumuzu tahminen bilmiyorlar.’ İnşallah daha güçlü bir halde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Biz yeniden güzellik tohumları ekmeye, biz tekrar toplumun ıslahı için elimizden gelen her türlü çabayı ortaya koymaya devam edeceğiz. Bizi durdurmaya çalışanlara buradan şu bildirisi vermek istiyorum: Beyhude uğraşıyorsunuz. İnşallah ne bizi yasal dairenin dışına çekebileceksiniz, ne bizim gözümüzü korkutabileceksiniz, ne bizi hizmetlerimizden geri durdurabileceksiniz. Bu asla mümkün değildir. Öyleyse gelin siz yaptığınız bu meş’um işlerden, yaptığınız bu menfur işlerden, nefret edilesi makus işlerinizden vazgeçin.
KARDEŞLİĞİMİZİ PEKİŞTİRELİM: Hepimiz bu memlekette yaşıyoruz ve insanımızın düzgünlüğe ermesi, insanlığımızın yücelmesi için, gençlerimizin kötülüklerden korunması için, toplumumuzun daha huzurlu, daha müreffeh, daha uygar, daha yaşanılabilir bir toplum olması için el birliği ile çalışalım. Biz dostuz, biz milletimizin menfaatine ne iş varsa hepsini yapmaya devam edeceğiz ve herkesi de ıslah çalışmalarına, güzellik ve kardeşlik çalışmalarına takviye vermeye davet ediyoruz. Gelin bu çabayı elbirliğiyle büyütelim. Gelin kardeşliğimizi pekiştirelim, berbatlığı ortamızdan kovalım, gelin makûs insanları daima birlikte telin edelim ve onları durdurmak için el birliği yapalım.
ADANA’NIN BAŞI SAĞ OLSUN: Acımız büyüktür, kardeşimiz ibadet esnasında vurulup Rabbine kavuşmuştur. Bu onun için bir kurtuluştur ve bizler de o inançtayız ki, düzgünlük uğraşı verirken Rabbim Allah’tır dediği için akına uğrayan beşerler aslında bir şey kaybetmemiştir, tahminen yalnızca dünya hayatını kaybetmiştir ancak inşallah onlar Rableri katında kazanmışlardır. Biz buna inanıyoruz, inşallah bu kardeşimizin bu şehadetinin rahmetiyle bizim gücümüz artacak. Bizim çaba azmimiz bilenmiştir. İnşallah daha uygun şeyler, daha kısa vakitte, daha büyük uğraşlarla devam edecektir ve sonucunu alacağız inşallah. Bizi yolumuzdan alıkoyamayacaklar. Düzgünlük galip gelecektir, inşallah hoşluk galip gelecek ve biz bu tohumları büyütmeye devam edeceğiz. Hepimizin başı sağ olsun, Adana’nın başı sağ olsun, düzgünlük tohumları ekmeye çalışan herkesin başı sağ olsun. (HABER MERKEZİ)
