Gazzeli 6 Filistinli erkek, İsrail askerlerinin yaklaşık 1 ay kendilerini gözaltında tuttuğunu ve dövdüğünü açıkladı. Filistinlilerden biri, İsrail askerlerinin kendisine ateş açtığını ve sağ bacağından vurulduğunu, bacağının gözaltında tutulurken kesildiğini söyledi.
İsrail ordu sözcüsü BBC’ye yaptığı açıklamada, Filistinli erkeğin bacağının kesildiği tezinin soruşturulması için kâfi bilgiye sahip olmadığını söyledi. Sözcü, İsrail’in memleketler arası hukuka saygılı olduğunu belirtti. İsrail, 6 Filistinliyi, 14 Aralık Perşembe günü Kerem Şalom Hudut Kapısı’nda hür bıraktı.
Filistinliler, Gazze’nin güneyindeki Refah’da bulunan Şehit Muhammed Yusuf el-Neccar Hastanesi’nde tedavi edildi. Hastanede İsrail’in geçmişte gözaltına aldığı onlarca kişi var.
‘GÜVENLİ KORİDORDAN İLERLERKEN YAKALADILAR’
Muhammed Davud, İsrail’in Gazze’nin güneyine hareket etme talimatını uygularken gözaltına alındığını söyledi. Davud, “Kuzeydeki Beyt Lahy’dan gelmiştik. İnançlı bir koridordan güneye yanlışsız ilerliyorduk” dedi ve ekledi: “İsrail askerleri bizi yakaladı, sorguladı. Hamas ya da İslami Cihad’a mensup olup olmadığımızı sordu.”
Muhammed Davud 26 gün gözaltında tutulduğunu, sonunda “hakkında bir şey bulunamadığı için” özgür bırakıldığını söyledi.
‘KONUŞANLARI KELEPÇELERİNDEN ASIYORLARDI’
İsrail ordusu, 14 Kasım’da, Gazze’nin kuzeyinden güneyine hareket edecek Filistinliler için süreksiz tahliye koridorları açacağını duyurdu. Salah ed-Din Karayolu üzerinde insani maksatlar için “güvenli geçiş” sağlanacağını açıkladı. İsrail ordusunun bölgede kimi erkekleri izleyip gözaltına aldığı bildirildi. Muhammed Davud yaşadıklarını söyle anlattı: “Diğer tüm erkekler üzere benim de ellerimi ve gözlerimi bağladılar. Bizi taciz ettiler. Bize tükürdüler, saygısızca davrandılar. Hepimiz dövüldük. Hasta olduğunu ya da bacağının kesildiğini söyleyen olursa, İsrail askerleri ‘Öl burada’ diyordu. Konuşanları kelepçelerinden asıyorlardı.”
İsrail ordu sözcüsü spesifik olarak bu iddiayı reddetti. Ordudan yapılan yazılı açıklamada şu sözler yer aldı: “Gözaltına alınanların kelepçelenmesi sonucu oluşan morluklara ait olarak şunu açıklığa kavuşturuyoruz: Bu bireyler, oluşturdukları tehdit seviyesine ve sıhhat durumlarına uygun halde kelepçelenmişlerdir. Gözaltına alındıkları tesiste hiçbir noktada bileklerinden asılmamışlardır.”
‘YAĞMURDA DIŞARIDA TUTULUYORDUK’
Muhammed, gözaltındaki öteki bireylerle ortalarında yalnızca bir battaniye oluğunu, yağmurda dışarıda tutulduklarını, kendilerine çok az yiyecek ve verildiğini söyledi. İsrail ordusu ise gözaltındakilere günde üç öğün yemek, su ve tıbbi yardım verildiğini belirterek bu iddiayı da reddetti. İsrail ordusunun hala Gazze’de kaç Filistinliyi gözaltına tuttuğu ve bu Filistinlilerin hala nerede oldukları şimdi bilinmiyor.
Konu, ay başında Beyt Lahya’da çekilmiş bir görüntünün ortaya çıkmasından bu yana gündemde. Görüntüde onlarca Filistinli erkek, yarı çıplak ve yerde diz çökmüş bir biçimde görülüyordu. Yanlarında da İsrail askerleri vardı.
‘ÖNCE BACAĞIMI VURDULAR, SONRA KESTİLER’
Gazze’nin kuzeyindeki El Şati Kampı’ndan olan Mahmud Ebu Hüseyin, BBC’ye yaşadıklarını şöyle anlattı: “Evimdeydim. Onlara, hasta olduğumu, 62 yaşındaki yaşlı bir erkek olduğumu söyledim. Bana, ‘Hayır. Hamas’ın ve rehinelerine nerede olduğunu bulman gerek’ dediler. Onlara, nerede olduklarını bilmediğimi söylediğimde, beni bacağımdan vurdular. Sonra da bacağımı kestiler. Bana, bacağımı kullanamadığımı belirten bir kağıt imzalattılar.”
İsrail ordusu elinde bu olayı soruşturmak için kâfi bilgi olmadığını açıkladı.
İsimlerinin kapalı kalmasını isteyen hastanedeki tabipler, hastaneye geldiklerinde erkeklerin durumunun berbat olduğunu söyledi. Tabipler, Mahmud Ebu Hüseyin dahil iki kişinin hala tedavi gördüklerini de belirtti. Bir öteki yaşlı erkek Muhammed Yusuf Ali Ebu Şamla da, hastanenin koridorunda bekliyor. Ebu Şamla, Gazze’nin doğusundaki Ez-Zeytun mahallesinden.
BBC’nin konuştuğu 7. erkek olan Ebu Şamla da, başkalarıyla tıpkı gri eşofmanı giymiş fakat İsrail askerlerince daha ileri bir tarihte gözaltına alınmış görünüyor.
“Bir boldozer meskenimi yıkmaya başladı. Meskende benim dışımda 40’a yakın kişi vardı” diyor Ebu Şamla ve ekliyor: “Kadınlar çığlık atıyordu. Ellerimiz havada konuttan çıktık.”
‘KIYAFETLERİMİZİ ÇIKARMAMIZI İSTEDİLER’
Ebu Şamla, 6 bireyle birlikte gözaltına alındığını söylüyor. Kendisiyle birlikte gözaltına alınanlardan üçü oğulları, ikisi yeğenleri, sonuncusu ise erkek kardeşi: “Kıyafetlerimizi çıkarmamızı istediler. ‘Ne demek istiyorsunuz?’ diye sorduk. Utandık ancak kıyafetlerimizi çıkardık. Daha fazla soyunmamızı emredip duruyorlardı. İç çamaşırlarımıza kadar soyunduk.”
Ebu Şamla, 3 gün Gazze’de tutulup İsrail’a götürüldüklerini söyledi. Artık ise özgür bırakılması sonrası ailesini bulmaya çalışıyor. “Kalan öteki aile fertlerinin nerede olduklarını bilmiyorum. Yalnızca kendimi biliyorum” diyor. (BBC Türkçe)
