Japoncada ‘ev mali defteri’ olarak çeviri edilen Kakeibo, 1904 yılında Japonya’nın birinci bayan gazetecisi Hani Motoko tarafından; “Kişilerin, mali durumlarını yönetmeye yardımcı olan kolay bir yaklaşım” olarak formüle edilmiştir.
Pek çoğumuz sıkıldığında, strese girdiğinde yahut olumsuz bir durumla karşılaştığında soluğu alışveriş sitelerinde alırız. Kabul edelim ki harcama alışkanlıklarını değiştirmek hiç de kolay değildir. Bunun ‘sosyal ve psikolojik’ bir çok sebebi olabilir.
Bu noktada, 116 yıldır Japonların daha akıllı finansal kararlar almalarına yardımcı olan ‘kakeibo’ devreye girmektedir. Bu formülü uygulamak için gereksiniminiz olan tek şey ise mütevazi bir defter ve kalemdir.
Başlangıçta yapmanız gereken; gelir ve masraflarınızı en ufak kuruşuna kadar not ederek ‘parayla olan ilişkinizi’ ve ‘harcama alışkanlıklarınızı’ anlamaktır.
Kakeibo metoduna nazaran, rastgele bir eseri satın almadan evvel kendinize aşağıdaki soruları sormanız gerekmektedir:
- Bu eser olmadan yaşayabilir miyim?
- Mali durumuma nazaran bunu karşılayabilir miyim?
- Gerçekten kullanacak mıyım?
- Bunun için yerim var mı?
Sorularla devam edelim… Bu eserle nasıl karşılaştım? Can ezasından bir ikramlık eşya dükkanına girdiğimde yahut çağdaş haliyle, ‘internetteki bir alışveriş sitesinde’ mi rastladım?
Burada kilit durum ‘can sıkıntısı’ ki bu, bir sonraki soruda daha da besbelli hale geliyor…
Bugünkü duygusal durumum (modum) nedir? Sakin mi yoksa gerilimli miyim? Kutlama mı yapıyorum? Yoksa kendimi makûs mü hissediyorum?
Son soru: Bu eseri satın almak bana nasıl hissetirecek? Keyifli mu? Heyecanlı mı? Kayıtsız mı? Ve daha da değerlisi, bu his ne kadar sürecek?
Gördüğünüz üzere Kakeibo, muhtaçlık ve isteklerizi birbirinden ayırarak, ihiyaçlara yönelmenizi sağlamakta ve nitekim tasarruf edebilmek için her alışveriş öncesi kendinize bu soruları sormanız gerkmekte.
KAKEİBO İLE NASIL DAHA DİKKATLİ HARCAMA YAPILIR?
İşte, daha dikkatli harcama yapmanızı sağlayacak kakeibo temalı kimi kolay stratejiler:
24 SAAT DÜŞÜNÜN
Bir eseri görür görmez satın almaya karar vermeyin. Ona sahiden gereksiniminiz olup olmadığını 24 saat düşünün. Sonunda onu hala istiyorsanız ve paranız da yetiyorsa, o vakit satın alın.
İNDİRİMLERE VE PROMOSYONLARA KANMAYIN
İndirimleri ve armağanları hepimiz çok severiz. Pek çoğumuz bunların aklımızı çelmesine müsaade veririz. Bu noktada, kendinize tek bir soru sormanız gerekiyor: “Bu eseri indirimsiz fiyatıyla da satın alır mıydım?” Cevabınız ‘kesinlikle hayır’ ise almanız için en azından bir sebebiniz var demektir.
BAKİYENİZİ DAİMA OLARAK DENETİM EDİN
Bakiyenizi denetim etmek mali durumunuz üzerinde daha fazla denetim sahibi olmanıza yardımcı olacaktır, zira bu sayede ne kadar paranız kaldığını görebilirsiniz. Her sabah güne birinci iş olarak bakiyenizi denetim etmekle başlayın.
NAKİT HARCAYIN
Kartınızı akılsızca kaydırmak yerine, nakit para kullanın. Bu, ne kadar harcama yaptığınız konusunda daha şuurlu olmanızı sağlar. Bir hafta boyunca kullanmak üzere, makul ölçüde nakit para çekin ve sadece, elinizdeki nakdi harcamayı deneyin.
TAKİPTEN ÇIKIN!
Takip ettiğiniz Instagram fenomeni, içinizdeki alışveriş hissini tetikliyorsa onu takibi bırakın. Birebir formda buna bir alışveriş sitesi neden oluyorsa, onu da takipten çıkın.
EYLEMLERİNİZİ DEĞİŞTİRİN
Boş vakitlerinizde ya da gerilimli olduğunuzda alışverişe yöneliyorsanız, bunun yerine yürüyüş yapın ya da sizi keyifli edecek öbür bir aktiflikte bulunmaya çalışın…
