Kumar, daha büyük bir çıkar sağlamak hedefiyle paha taşıyan bir şeyi riske atma aksiyonudur. Günümüzde akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla internet üzerinden oynanan kumar yaygınlaşmaktadır. Hepimiz cebimizde bir kumarhane taşıyoruz adeta!
Kumar oyunları, işletmecinin ‘‘masa kazanır’’ kazanacağı biçimde tasarlanmıştır. Bu bütün kumar cinsleri için geçerlidir. Kumar oynama sorunu olan bireylerin büyük bir kısmı kumarla ilgili özel marifetlerinin olduğunu ve çeşitli stratejiler kullanarak kumardan büyük gelir elde edeceğini düşünür. Kumarda kaybettiği paranın peşine düşer, kayıpları telafi etmeye çalışır lakin daha da fazla para kaybeder. Kumar oynarken adeta bir yanılsama yaşar, buna kumarbazın yanılgısı da denir. Daima kayıpların sonunda kesinlikle yararın olacağını düşünür. Fakat kumar tabansız bir kuyudur, hem kumar oynayanı hem de aileyi içine çeker. Tüm toplumsal alakalar zedelenir, hayat büsbütün kumar etrafında geçer. Kumar oynanmadığında kişi kendini huzursuz hisseder. Kumar oynamak için ailesine, tabibine yahut etrafına daima palavralar söyler. Kumar için birilerinin finansal kaynaklarına bel bağlar. Sorunun farkına varıp kumarı bırakmak ister ancak başarılı olamaz.
Eğer üstteki durumları yaşıyorsanız yahut yaşayan bir yakınınız varsa kumar oynama sorunu gelişmiş olabilir. Bu durum kumar oynama bozukluğu olarak isimlendirilir. Kumar oynama bozukluğu kronik ve tekrarlayan bir hastalıktır. Tedavisi uzun vadeli psikoterapi ve ilaç tedavisi ile mümkündür. Lakin bu tedaviye aile iştirakinin sağlanması gerekir. Aile iştirakinin olması tedavinin daha olumlu sonuçlanmasını sağlar. Tedavideki en değerli öge kumar oynama sorunu olan kişinin süreksiz olarak para idaresini aileden birine yahut güvendiği bir arkadaşına bırakmasıdır. Tedavi boyunca hem ailenin hem de kumar oynama sorunu olan kişinin şeffaf olması ve itimat ilgisini tekrar kurması kıymetlidir. Kumar oynama sorunu olan kişinin kumarı bırakması için yaşadıklarının farkında olması kuraldır ve tedavi ile ilgili kesinlikle sorumluluk almalıdır.
