1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Merkez Bankalarının Faiz Politikaları ve Piyasa Etkileri

Merkez Bankalarının Faiz Politikaları ve Piyasa Etkileri

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Merkez Bankalarının Faiz Politikaları ve Piyasa Tepkileri

Önemli merkez bankalarının enflasyonla mücadele amacıyla son iki yıldır uyguladığı şahin para politikalarının sona erdiğine dair beklentiler güçlü kalmaya devam etse de, piyasalardaki faiz indirimlerine yönelik tahminlerin ötesinde bir gecikme yaşanabileceğine dair artan endişeler, risk iştahını olumsuz yönde etkiliyor. Geçtiğimiz hafta ABD’de açıklanan verilerin, iş gücü piyasasında sıkı duruşun devam ettiğine işaret etmesi, Federal Reserve’in (Fed) gelecekteki politika adımlarına yönelik fiyatlamaları zorlaştırıyor.

  • ABD’de ADP özel sektör istihdamı geçen yılın Aralık ayında 164 bin kişi artarak piyasa beklentilerinin üzerinde bir artış kaydetti.
  • Ücret artışındaki yavaşlama ise Eylül 2022’den bu yana devam ederken, yıllık ücret artışı geçen yılın son ayında yüzde 5,4 olarak gerçekleşti.
  • ABD’de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 30 Aralık ile biten haftada 202 bine gerileyerek piyasa beklentilerinin altında kaldı.
  • JOLTS açık iş sayısı, geçen yıl Kasım ayında 8 milyon 790 bine inerek Mart 2021’den bu yana en düşük seviyesine ulaştı.
  • Tarım dışı istihdam ise geçen yılın Aralık ayında 216 bin kişi artarak beklentilerin üzerinde gerçekleşti. İşsizlik oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 3,7 seviyesinde kaldı.
  • Fed’in dikkatle izlediği ortalama saatlik kazanç, yüzde 0,4 ile beklentilerin üstünde bir artış gösterdi.

Analistler, JOLTS verilerinin iş gücü piyasasında soğuma sinyalleri vermesine rağmen, beklenenden fazla artan tarım dışı istihdam ve ADP özel sektör istihdamı ile işsizlik maaşı başvurularının beklenenden daha fazla gerilemesinin, ABD’de iş gücü piyasasındaki güçlü duruşun sürdüğüne işaret ettiğini belirtiyor.

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, istihdam verilerinin açıklanmasının ardından verdiği röportajda, ABD ekonomisinin şu anda “yumuşak iniş” sürecinde olduğunu ifade etti. Yıl başında, para piyasalarında Fed’in Mart toplantısında faiz indirimlerine başlama ihtimali yüzde 85 olarak fiyatlanırken, bu verilerin ardından bu ihtimal yüzde 70’e geriledi. Ayrıca, geçen hafta açıklanan Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) geçen yılın son toplantısına ait tutanakları, banka yetkililerinin politika faizinin zirvede veya zirveye yakın olduğunu düşündüğünü ve 2024’te faiz indirimlerine başlanmasının muhtemel olduğunu ortaya koydu. Ancak enflasyon açıkça düşene kadar, para politikasının bir süre daha kısıtlayıcı kalmasının uygun olacağı görüşü de dile getirildi.

Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleri de takip edilirken, Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, enflasyonda ilerleme kaydedildiğini ancak daha fazla sıkılaşma olasılığının devam ettiğini yineledi. Barkin, ABD ekonomisinde “yumuşak inişin” daha olası göründüğünü, ancak bunun kesin olmadığını belirtti. Fed’in faiz indirimlerine piyasa beklentilerinden daha geç başlayabileceğine yönelik ihtimallerin güçlenmesi, tahvil piyasalarında satış baskısına neden oldu ve ABD 10 yıllık tahvil faizi bu hafta 12 baz puan artışla yüzde 4,10’a yükseldi.

Dolar endeksi, üst üste üç haftalık düşüş serisini geçen hafta yüzde 1,1’lik artışla 102,4 seviyesinde sonlandırırken, altının ons fiyatı ise üç haftalık yükseliş serisini yüzde 0,9 azalışla 2.045 dolardan kapattı. Orta Doğu’daki gerilimlerin artması, petrol fiyatlarının yukarı yönlü destek bulmasına yol açarken, Brent petrolün varil fiyatı haftayı yüzde 2,5 yükselişle 78,8 dolardan tamamladı. İran, ülkedeki iki patlamanın sorumlusunun İsrail olduğunu belirtirken, İsrail Ordusu Sözcüsü Daniel Hagari, bir gazetecinin bu konuda yaptığı soruya, “Bu konuda yorum yapmayacağım.” yanıtını verdi.

New York Borsasında Negatif Seyir

Fed’in faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına dair belirsizlik, risk iştahını olumsuz etkilerken, gelecek hafta gözler ABD’nin enflasyon verilerine çevrildi. Analistler, ABD Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin piyasalarda oynaklığı artırabileceğini, dolayısıyla bu veriden Fed’in gelecekte atacağı adımlara ilişkin sinyallerin alınabileceğini ifade ediyor.

  • Ülkede geçen hafta açıklanan hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), Aralık 2023’te 0,6 puan artışla 51,4’e yükseldi.
  • Bileşik PMI aynı dönemde 0,2 puan artarak 50,9 seviyesine ulaştı.
  • Tedarik Yönetim Enstitüsünün (ISM) imalat sanayi PMI ise geçen yıl Aralık ayında 47,4 ile beklentileri aştı.

Ancak bu yükseliş, imalat sektöründeki daralmanın sürdüğünü gösterdi. ABD’de ISM hizmet sektörü PMI, geçen yıl Aralık’ta aylık bazda 2,1 puan azalarak 50,6’ya geriledi ve piyasa beklentilerinin altında kalarak, ABD ekonomisinde önemli bir sektöre ilişkin olumsuz bir sinyal vermiş oldu.

Öte yandan, ABD’nin kamu borcu 2023 yılında 2,6 trilyon dolarlık bir artışla 34 trilyon dolara ulaşırken, dün açıklanan verilere göre, ABD’de imalat sanayi PMI Aralık ayında 48,2’den 47,9’a revize edildi. ABD’de fabrika siparişleri, geçen yıl Kasım ayında yüzde 2,6 ile piyasa beklentilerinin üzerinde bir artış kaydetti. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’in “Kuzey Amerika Sektörler Arası Görünüm 2024” raporuna göre, görünümün kötüleşmesinde keskin bir şekilde yavaşlayan ekonomik büyüme, yüksek işsizlik ve devam eden sıkı finansman koşulları etkili oldu.

ABD’nin ekonomik büyümesi 2023 yılında yüzde 2,4 ile beklenenden iyi gerçekleşti, ancak büyümenin 2024’te yüzde 1,2’ye gerileyeceği ve 2025’te ise sığ bir toparlanma olacağı tahmin ediliyor. Bu bağlamda, geçen hafta New York borsasında, Nasdaq endeksi yüzde 3,25, S&P 500 endeksi yüzde 1,52 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,59 değer kaybetti. 8 Ocak ile başlayan haftanın veri takviminde, Salı dış ticaret açığı, Çarşamba toptan satışlar, Perşembe enflasyon ve haftalık işsizlik maaşı başvuruları, Cuma ise ÜFE verileri takip edilecek.

Avrupa Borsalarında Negatif Seyir

Avrupa borsalarında, bölge genelinde açıklanan öncü verilerin enflasyonun yavaşlamadığına işaret etmesinin ardından Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz indirimine öngörülenden daha geç başlayabileceğine dair endişeler risk iştahını olumsuz etkiledi. Analistler, ECB’nin ne zaman faiz indirimlerine başlayacağına dair belirsizliklerin devam ettiğini ve bölge genelinde açıklanan verilerin ekonomik aktiviteye olumsuz sinyaller vermeye devam ettiğini belirtiyor.

  • İngiltere’de imalat sanayi PMI 46,2 ile beklentilerin altında kalarak 17 ay boyunca daralma göstermiş oldu.
  • Almanya’da açıklanan imalat sanayi PMI 43,3 ve Avro Bölgesi’nde 44,4 olarak belirlenerek beklentileri aşsa da 50 sınırının altında kalmaya devam etti.
  • Almanya’da işsizlik oranı değişim göstermeyerek yüzde 5,9 seviyesinde kaldı.
  • Yıllık TÜFE Aralık 2023’te Almanya’da enerji yardım önlemlerinin etkisiyle yüzde 3,7’ye yükselirken, Avro Bölgesi’nde yıllık enflasyon yüzde 2,9’a çıktı.

Bu gelişmelerle birlikte geçen hafta Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,94, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,62 ve İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,56 değer kaybederken, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,29 artış kaydetti. Gelecek hafta, Pazartesi günü Almanya’da fabrika siparişleri, Salı günü sanayi üretimi ve Avro Bölgesi’nde işsizlik oranı, Cuma günü ise İngiltere’de sanayi üretimi ve büyüme verileri takip edilecek.

Asya Pay Piyasalarında Negatif Seyir

Asya tarafında, geçen hafta Japonya’da meydana gelen depremler gündemi meşgul ederken, küresel piyasalardaki düşük risk iştahı da bölge genelinde etkili oldu. Japonya pay piyasaları tatil nedeniyle iki gün işlem gördü ve dalgalı bir seyir izledi. Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) depremlerden dolayı negatif faiz politikasını sonlandırmakta zorlanacağına dair beklentiler, Japon yeni üzerinde değer kaybına neden oldu. Dolar/yen paritesi, yüzde 2,6 artışla Haziran 2022’den bu yana en güçlü haftalık yükselişini gerçekleştirerek, haftayı 144,7 seviyesinden tamamladı.

Hafta başında, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in ülke ekonomisinin içinde bulunduğu olumsuzluklara dikkat çeken konuşması öne çıktı. Ayrıca, Güney Kore’de ana muhalefetteki Demokratik Parti lideri Lee Jae-myung, Busan’da bir inşaat alanını ziyaret ederken boynundan bıçaklanarak saldırıya uğradı. Geçen hafta bölge genelinde açıklanan veriler karışık sinyaller vermeye devam etti:

  • Çin’de Aralık ayında imalat sanayi PMI 49,0 ve hizmet sektörü PMI 50,4 ile beklentilerin altında kaldı; bileşik PMI ise 50,3 olarak belirlendi.
  • Caixin imalat sanayi PMI 50,8 ve Caixin hizmet sektörü PMI 52,9 ile tahminlerin üzerinde gerçekleşti.
  • Japonya’da imalat sanayi PMI Aralık ayında 47,9 ile öngörüleri aşarken, aynı dönemde hizmet sektörü PMI 51,5 ile beklentilerin altında kaldı.

Bu gelişmelerle birlikte haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,26, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 2,90, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,54 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 3 geriledi. 8 Ocak ile başlayan haftanın veri takviminde, Salı günü Japonya’da enflasyon, Cuma günü ise Japonya’da ödemeler dengesi ve dış ticaret açığı, Çin’de enflasyon verileri yatırımcıların odağında olacak.

Gözler Moody’s Raporunda

Yurt içinde, geçen hafta yükseliş ağırlıklı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 2,12 artışla 7.628,73 puandan tamamladı. Gelecek hafta yoğun veri gündeminin yanı sıra, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Cuma akşamı açıklaması beklenen Türkiye değerlendirme raporu, yatırımcıların odak noktası haline geldi. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), “Yatırımcı Günleri”nin ilkini 11 Ocak Perşembe günü JPMorgan’ın New York’taki merkezinde gerçekleştireceği toplantı ile gündeme gelecek. Bu toplantıda, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile TCMB Başkanı Dr. Hafize Gaye Erkan yatırımcılarla bir araya gelecek.

Öte yandan, ABD’li yatırım yönetimi şirketi PIMCO Genel Müdürü ve Gelişmekte Olan Piyasalar Küresel Başkanı Pramol Dhawan, harcamaları dizginlemek ve enflasyonu kontrol altına almak amacıyla mali koşulların sıkılaştırılması nedeniyle başta yerel para cinsinden varlıklar olmak üzere Türk varlıkları konusunda olumlu değerlendirmelerde bulundu. Dhawan, “Aralık ayında merkez bankası döviz rezervlerinin yeniden artırılmasında önemli ilerlemeler kaydedildi ve bu, bizim ve diğer yatırımcıların temel endişelerinden birini giderdi.” şeklinde konuştu.

ABD’nin önemli yatırım bankalarından Goldman Sachs, Türk lirasında reel değer kazanç sinyali verirken, TCMB’nin net rezervlerinin bu yıl pozitife dönmesini beklediğini bildirdi. Bankanın “2024 için 10 CEEMEA sorusu” başlıklı raporunda, “Türk lirası tahminlerden daha mı az değer kaybedecek?” sorusuna “evet” yanıtı verildi. Diğer taraftan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından düzenlenen “2023 Yılı Değerlendirmesi ve 2024 Yılı Beklentileri” konulu toplantıda konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin not görünümünde iyileşmenin başladığını ve not artışının da olacağına inandıklarını belirtti.

  • Bakan Şimşek, “Mal ve hizmetlerde muazzam teşvikler getirdik, devam edeceğiz.” dedi.
  • “Eğer ihracat yapmıyorsanız, lütfen ‘2024 ve sonrasında ihracat yapacağız’ diye planlama yapın. Çünkü sizi destekleyeceğiz.” diye ekledi.
  • Şimşek, “Rekabet gücünüzü, istihdamı ve çalışanları desteklemek için 2024 yılında 630 milyar liradan fazla bir gelirden vazgeçeceğiz.” açıklamasında bulundu.

TCMB’nin Banka Kredileri Eğilim Anketi’ne göre ise 2023’ün son çeyreğinde bankaların genel olarak işletmelere kullandırdıkları kredilere uyguladıkları standartlardaki sıkılaşma sona erdi. 2024 yılının birinci çeyreği için bankaların beklentisi, bu standartların gevşemeye başlayacağı yönünde oldu. Geçen hafta yurt içinde açıklanan verilere göre, TÜFE, Aralık 2023’te aylık bazda yüzde 2,93 ve yıllık bazda yüzde 64,77 artış gösterdi. Yurt dışında yerleşik kişiler, son 9 haftada hem Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) hem de hisse senedinde alım tarafında yer aldı ve bu dönemde yaklaşık 1 milyar 942 milyon dolarlık net hisse senedi alımı gerçekleştirdi. Böylece geçen yıl hisse senetlerindeki toplam alım ise yaklaşık 1 milyar 389 milyon dolar olarak kaydedildi.

Söz konusu gelişmelerle birlikte dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 1,3 üzerinde 29,7430’dan tamamladı. Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 7.700 ve 7.800 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu belirtirken, 7.600 ve 7.500 puanın destek olarak öne çıkabileceğini ifade ediyor. Gelecek hafta yurt içi veri gündeminde, Salı işsizlik oranı ve sanayi üretimi, Cuma günü ödemeler dengesi ve Moody’s’in beklenen Türkiye değerlendirme raporu takip edilecek. AA Finans Ödemeler Dengesi Beklenti Anketi’ne katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının Kasım ayında 1 milyar 369 milyon dolar açık vermesini bekliyor.

Merkez Bankalarının Faiz Politikaları ve Piyasa Etkileri
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Cumhuriyet Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin