CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Soma’da düzenledikleri MYK sonrası açıklamalarda bulundu.
Özel, “Bizim belediye liderlerimiz çiğ popülizmin aktörleri olmayacaktır. Arapça tabelalara yapılan saygısızlık ana lisanı Arapça olan milyonlarca Türk vatandaşına yapılmış olur” dedi.
Özel, emekçilerin vefatından sorumlu olduğunu belirttiği Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Lideri Can Gürkan’ın, “10 yıl geçti, Soma’yı geride bıraktım, hatırlamak istemiyorum” açıklamasına reaksiyon gösterdi, “Bu taş kalpli adama bu yüreği veren bu rejimi değiştirene kadar gayret edeceğiz. Biz unutmadık, unutmayacağız! Bu küstahlardan ve ağababalarından günü gelince hesap soracağız. Can Gürkan bu açıklamayı da yaptın ya iki elim yakandadır, sana bunun hesabını sormadan ölür gidersem gözüm açık gidecek” tabirlerini kullandı.
‘KAMUDA TASARRUF’ PAKETİ: BU 8’İNCİSİNİN İLANI
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklanan ‘kamuda tasarruf’ paketi hakkında değerlendirmelerde bulunan Özel, “Bugüne kadar 7 sefer yaptılar, bu 8’inci… Bu 8’incisinin ilanı, daha evvelki 7 genelgeye kendilerinin uymadıklarının göstergesidir. Bugünkünün başkalarından ayırıcı özelliği, daima eleştirdiğimiz Saray’ın birinci defa genelge kapsamına alınmasıdır” dedi.
“Yazılanların hepsi kıymetli fakat tek tek takip edilmesi lazım” diyen Özel, şöyle devam etti:
“3 yıl boyunca yeni işçi istihdam edilmeyeceği, yalnızca emekli kadar işçi alınacağı ve kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerinin geliştirileceği ise işçiler açısında son derece önemli bir durumdur. Bu, örtülü bir IMF programıdır. IMF getirirseniz yeni kamu çalışanı alma, personele artırım verme, emekliye artırım verme, esnek çalışma modelleri geliştirilecek aslında. Şu anda IMF’nin hayaleti, çalışanın canına gelmiştir.”
“Birazcık patronlara, birazcık zenginlere, birazcık Kur Muhafazalı Mevduat’la servetine servet katanlara yönelsinler” diyen Özel, şunları kaydetti:
“Yoksa öğretmenler atama bekliyor, 20 bin öğretmen emekli olacak ve 20 bin öğretmen alacak! 1 milyon kişi okuttun, dünya kadar işsiz var, kamuya alım yapmayacaksın! Elbette konvoy olmasın, kiralama olmasın, yerli araç kullanılsın, hepsini destekliyoruz. Bizim yayınladığım genelge bunun da ilerisindedir. Fakat istihdamsızlık, esnek çalışma, yani emeği sömürecek modellerinin tamamı için personellerin yanındayız. Bundan sonra yapılacak iş, adil bir vergi sistemidir.”
ARAPÇA TABELA AÇIKLAMASI
Arapça tabelalar ile ilgili açıklaması da sorulan Özel, şu cevabı verdi:
“Belediye liderleri toplantısında da birebiri söyledim. Bir sefer ilgili yasal düzenleme çerçevesinde yabancı lisanda tabelalar için düzenleme var. Belediye liderlerimize tüm lisanlar için bu düzenlemeye uymaları gerektiğini söyledim. İstismar edilen kısım şu; Arapça bir yazıyı kanuna uygun yazışmalar, ihtarlar yapıp ilgilisine sökmek için mühlet vermeden ya da sökmüyorsa belediyenin ilgili ünitesiyle yapmadan, belediye liderinin kendi eliyle yapması fazladan bir popülizmdir. Bu ülkede 6 milyona yakın vatandaşımızın ana lisanı Arapçadır. Arapçaya yapılan hürmetsizlik o şahıslara yapılan hürmetsizlik olarak algılanıyor. Ayrıyeten Kur’an, Arapçanın özgün lisanıdır. Televizyon izleyen bir vatandaş şayet Arapça bilmiyorsa bir CHP’li liderin kendi elleriyle yırttığı metni Kuran’la özdeşleştirip bilinçaltında partimizle ilgili olumsuz bir duyguya kapılabilir diye uyardım. Arapçaya da başka yabancı lisanlara de kanunlara tıpkı muamele yapılmalıdır. Gereksiz Arapça tabela kirliliğine belediyemiz elbette gayret etmelidir. Lakin bu kurallarına uygun formda yapılmalıdır. Biz sığınmacı düşmanı değiliz. Sığınmacı yaratan siyasetlerin düşmanıyız. Bu da komşuda iç savaş kışkırtıcılığıdır. Bir sefer daha tüm siyasalları ‘Arap’ sözünü küfür üzere kullanmaktan men ediyorum. Etrafımızda milyonlarca Arap komşumuz var.”
Ne olmuştu?
Özgür Özel geçtiğimiz günlerde katıldığı televizyon programında, “Bu salonda belediye liderlerimizle yaptığımız toplantının basına kapalı kısmında şunu söyledim. Arapça tabelayı tek başına gidip yırtıp sökerseniz, bir başka yabancı lisanlar tartışması gelir. İki, net söylüyorum dedim. O denli bir eşleme yapmak değil. Yanlışsız değil lakin insanların bilinçaltında Arapça Kur’an-ı Kerim’in yazıldığı, okunduğu lisandır. Ona karşı o belediye liderin yırtması vatandaşın bilinçaltında bir yara oluşturabilir. Üçüncüsü, o tabelada ne yazdığına da bir bakmak lazım. Bir insanın ana lisanında aldığı hizmeti kolaylaştıran bir şeyse bu bir haktır. Lakin bunun bir düzenlemesi lazım. O yüzden dedim ki şuna dikkat edin arkadaşlar. Bir iş yapıyorsanız onun kanunda yeri var. Yabancı lisandaki bir tabela Türkçesi’nin yüzde 25’ini geçemez diyor. Bu ne demek, Türkçesini de yaz. Yabancı lisanda yazacaksan yaz. Yüzde 25 ile hudutlu kal ve müsaade al diyor. Bunu bütün ilçeye hatırlatabilirsiniz. Bunu İngilizce’ye de uygulayabilirsiniz. O vakit size kimse Arapça tabela söktü demez. Burada objektif kriterler sağduyulu yaklaşım. Kamu misyonu yapıyor olma problemi var. Bunu görmek lazım. Lakin cımbızlayıp cımbızlayıp istismar edilebilecek kelamlar söylememek lazım. O tarafları kimi arkadaşımız yeni ve heyecanıyla. Hiçbirisi makus niyetle değil. Birtakım siyasi partilerin de bu türlü sağ popülizmin doruklarında yaptığı işler var. Onlar da birtakım yerlerde etkileşim alıyor. O yüzden burada çık istikrarlı gitmek lazım. Yanlış işler yapmamak lazım. Kanunda aslında her şeyin yeri var. Yoksa da belediye meclisinde bir karar alırsın. Konuşursun. Sonra gidip kendi elinle sökmek yerine bir tebligat çıkarırsın, şu boyuta inecek, şuraya asılamaz kanuna nazaran filan. Onlar daha gerçek işler” demişti.
(HABER MERKEZİ)
