Cumhuriyet Halk Partisi Genel Lideri Özgür Özel, Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’ı partisinin genel Merkezinde kabul etti.
Cumhuriyet Halk Partisi Önderi Özel, görüşmenin akabinde yaptığı açıklamada, “Değerli arkadaşlar, hepiniz beğenilen geldiniz. Bu hoş pazar gününde daima birlikteyiz. Biz bugün akşam saat 17.00’de ‘vesayet değil siyaset’ diyerek kayyımlara karşı ve siyasete her türlü müdahaleye karşı bir miting gerçekleştireceğiz. Güne, Zafer Partisi’nin Sayın Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın ve değerli heyetinin dayanışma ziyaretiyle başladık. En sıkıntı günlerde birbirimizi arayan, yanında olan, dayanışma içinde olan, iktidarın umudunu, muhalefetin birbirine düşmesine, birbiriyle meşgul olmasına bağladığı bu devirde kuvvetli bir dayanışma gösteren tüm siyasi partilerin başkanlarına ve özellikle Sayın Ümit Özdağ ve Zafer Partisi ailesine teşekkür ediyoruz, bu değerli ziyaretten dolayı” dedi.
“KUMPAS PLANI ORTADA”
Açıklamasının akabinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’ye yönelik sözleri hakkındaki soruya şu yanıtı verdi:
“Değerli arkadaşlar, Sayın Erdoğan’ın sürekli ve üzerinde durduğu bahis, aslında vatandaşın her şeyin farkında olduğu, bunun anketlere, vatandaşlara sorulan sorulara yansıdığıdır ve bunun farkında. Artık bu farkındalığı ortadan kaldırmaya çalışıyor. Vatandaş biliyor ki burada yaşanan her şeyden AK Parti’nin ortaya koyduğu siyasi mühendislik, hazırlamış olduğu kumpas planı ortadadır. Onun dahilinde olmaktadır. Sondan biraz geriye hakikat gidelim. Dün Bayrampaşa Belediye Liderimiz gözaltında, belediye liderimizi eşi de yanında olduğu sırada geçen hafta, ‘AK Parti’ye katılırsanız operasyonu engelleyebiliriz’ teklifi aldığını, ondan evvel de daha iki sefer, yani toplam üç sefer AK Parti’ye davet edildiğini, bu daveti kabul etmediği noktada da gözaltına alındığını biliyoruz. Pekala onunla birlikte kaç belediye meclis üyemiz gözaltına alınıyor? AK Parti – MHP toplamı 15, biz 20. İki de bağımsız var. Beş. İki daha yedi. Sekiz belediye meclis üyemizi dün gözaltına aldılar. Gaziosmanpaşa’da ihalesini kendisinin yapmadığı, ihaleyi AK Parti ve MHP çoğunluğunun onayladığı noktada, Hakan Bahçetepe’yi tutukladılar çünkü çoğunluk AK Parti ve MHP’deydi. Utanmadan gidip o belediye başkanı koltuğuna AK Parti’den seçtikleri belediye başkanvekilini oturtup, ‘Gaziosmanpaşa’yı aldık’ dediler.”
“DÖRT BAŞI MAMUR BİR KUŞATMA”
Özel, AKP’ye geçen Beykoz Belediye Başkanvekili Hasret Vural Gürzel’le ilgili konuşurken şunları söyledi:
“Bakın, Beykoz Belediye Başkanı tutukluyken serbest kalıyor. O mühlet içinde belediye başkanvekilimiz geliyor, bize. Diyor ki ‘Beykoz Belediye Başkanı AK Parti’ye geçecek. Misyonuna iade edilecek.’ Biz diyoruz ki ‘Bu akşam belediye başkanı toplantısı var, oraya katılın.’ ‘Hayır katılmam, o AK Parti’ye geçecek’ diyor. Bu kelamından saatler sonra belediye başkanı tekrar tutuklanıp içeriye konuluyor. Bize, ‘Belediye başkanı AK Parti’ye geçecek’ diyen belediye başkanvekili dün AK Parti’ye katıldı. Rozet taktılar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin İstanbul Vilayet Kongresine kayyım atayanların tek ellerinde bir ses kaydı var. İki kişi konuşuyor. Konuşanlardan ikisi de Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa etti. Bir tanesi AK Parti’ye katıldı. Bir tanesi de şunu söylüyor, net olarak şunu söylüyor, ‘Özlem Lidere dışarıdan dayanak vereceğim.’ Biz dün AK Parti’ye katılacak ses kaydındaki bahis kişi ‘AK Parti’ye gidiyor, tam bir kumpas yakalanmıştır’ dedik. Artık diyor ki ‘Özlem Lidere dışardan takviye vereceğim.’ Başka tabir, daima Ekrem Lidere ve başkalarına kara çalmaya çalışan kelamların sahibi de ses kaydındaki başka kişi. Dört başı mamur bir kuşatmayla karşı karşıyayız.”
“ÜZERİNDEN 620 CUMA GEÇTİ, İMAJLARI YAYINLA”
Özel, Manavgat Belediyesi’ndeki operasyona ait de şu tabirleri kullandı:
Manavgat’ta yolsuzluğun ortaya çıktığı dakika ben gereğini yaptım mı, yaptım. Dedim ki ‘Hırsızın partisi olmaz.’ O baklava kutusunu evvel altı oklarla servis ettiler. Dört belediye meclis üyemizi aldılar. Dördü partiden istifa etti, dört yeni CHP’li gitti, dört tane daha aldılar seçimi kazanmak için. Yüksek Seçim Kurulu, bizim lehimize verilmesi gereken kararları vermemek için rapor alan İlçe Seçim Kurulu Lideri ki savcının eşiydi. Onun yerine bir hakim görevlendirilmese Manavgat Belediyesi’ne de çökeceklerdi. Biz o noktada o üzerine altı ok koydukları baklava kutusunun mizansen olduğunu, baklavacı rüşvetçinin bir ay evvel tutuklanıp, gözaltında tutulup, sonra mizansen yapmak üzere hür bırakıldığını deşifre ettik. Bana diyor ki ‘32 saatlik imaj vardı.’ Arkadaşlarımız 32 saatlik bütün imajlardan aslında gördüğümüz o sahnenin orada başlamadığını, o kutunun oraya nasıl konulduğunu, içeriye giren polislerin bildiğini, baklavacının dışarıda polislerle temasını manzaralardan evvel ispatladık. Artık Sayın Erdoğan’a söylüyorum. Hodri meydan. Ben Manavgat iddianamesiyle birlikte yayınlayacağım. Artık yayınlarsam manzaralara nazaran iddianame yazacaksınız. Lakin sen ‘Cuma günü yayınlayacağım’ dediğinden beri, Seyahat olaylarından beri ‘Kabataş İskelesi’nin önünde başörtülü bacıma saldırdılar’ dediğin imgeyi o gün senle bir izlediğini sav eden herkes itiraf etti o denli bir manzara yok. Bana diyorsun ya ‘Haysiyetin varsa imajları yayınla.’ Benim haysiyetim var, iddianame ile birlikte göstereceğim manzaraları. Senin haysiyetin varsa, Gezi’deki imajları yayınla. Üzerinden bir cuma değil, 52 cuma değil, 620 cuma geçmiş. Teşekkür ediyorum.”
