21.yy’da en çok görülen hastalıklarından biri olan panik atak, hastanın gerek iş hayatını gerek özel hayatını aksatabilecek hastalıklardan biridir. Panik atağın oluşturduğu kaygı üzerine Uzman Psikolog Özge Genlik önemli açıklamalarda bulundu.
Panik atak tam olarak nedir?
Panik atak, tasa (anksiyete) bozuklukları ortasında yer alan; ansızın, beklenmedik bir halde ortaya çıkan ağır endişe duygulanımının eşlik ettiği ve ağır bir içsel külfetin hissedildiği duygu durum bozukluğudur. Panik atak, kişinin nefes almayı unutacak kadar kendi benliğinden ayrışma halidir ve birebir vakitte panik bozukluk beynin ve kalbin isyanıdır.
Duygusal olarak bu hastalık insanı nasıl zorlar?
Beyine gereğince kan gitmediğinde daima olarak sempatik hudut sistemi uyarılmakta bu da vücudun çok güç harcamasına sebebiyet vermektedir. Tabir edilmemiş, hissiyatlara nazaran harekete dökülemeyen duygulanımların birikmesi de kalp yorgunluğuna sebebiyet vermektedir. Gönül yorgunluğu ile zihinsel niyet sistematiğinin daima faal olduğu hal durumlarında; vücut isyan ederek organizmayı muhafaza ve hayatta tutma emelli ataklar iletmektedir.
Hastalık insanı neyi hatırlattırıyor?
“Panik atak”ın bildirisi: ‘Kendin ile buluş. Hislerinin, vücudunun ve kanılarının farkında ol ve kalbinin ritmi ile hareketlerini tezahür ettir.’
Panik atak hastalığı en çok kimlerde görülür?
Panik atak, çoklukla “gelecek kaygısı” taşıyan ve “özgüven” sorunu olan bireylerde görülür. Panik atak için “Öz”e güvenmek; her şeyin olması gerektiği üzere olduğuna büsbütün teslim olunduğunda ve bırakabilmeyi öğrendiğimizde gerçekleşir. Daima zihinsel boyutta “-meli, -malı” lar ile arkadaş olan ve zihnindeki senaryoyu gerçekleştirmeye çok fazla efor harcayan şahısların panik bozukluk deneyimleme ihtimali daha yüksektir. Ayrıyeten, araştırmalara nazaran; birinci derece akrabaları panik bozukluk geçirmiş şahısların panik bozukluk deneyimleme ihtimali ailesinde hiç panik bozukluk tecrübesi olmayanlara nazaran %80 daha fazladır.
Anksiyete bozukluğuna sebep olan, korkuyu/kaygıyı çoğaltan panik atak belirtileri
- Nefes darlığı
- Vücutta süratlice oluşan uyuşukluk hissi
- Güvensiz hissetme
- Çarpıntı yahut sistemsiz kalp atışı
- Titreme
- Boğulma hissi, boğazda gerginlik
- Mide bulantısı
- Karın rahatsızlığı
- Yabancılaşma duyguları
- Göğüs ağrısı
- Ölme korkusu
- Kontrol kaybetme korkusu
Panik atak sırasında ne yapılmalı?
Panik atak sırasında; birinci yapılması gereken tüm konsantrasyonun “nefes” e yönlendirme yapılmalı. Kişi, nefes alış müddetini uzattıkça ve tüm şuuru ile nefes ile bir olduğunda tüm vücut rahatlayacak, beynin parasempatik hudut sisteminin faal olması ile bir arada zihinsel, duygusal ve fizyolojik boyutta “dinginlik” hali deneyimlenecektir. Akabinde kişi, kendisi ile konuşmalıdır. Kendi kendisi ile olan içsel diyaloğunda benliğine dair olumlu cümleler kurması duygusal vücudu rahatlatacaktır. İnsan evvel kendi sesine inanır, rahimde birinci temas ettiğimiz ses “kendi sesimiz”dir; bu bağlamda kendimiz ile kurduğumuz içsel diyaloğun rahatlatıcı olması kıymetlidir.
