Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Kısmından Op. Dr. Tolga Celal Şahiner, toplumda sıkça karşılaşılan sinüzite karşı değerli açıklamalarda bulundu. Şahiner, yüz kemikleri içerisinde mevcut olan ve ismine sinüs denilen hava boşluklarının iltihabına sinüzit denildiğine dikkati çekerek “Sinüslerin içinde biriken salgıda bakterilerin, mantarların yahut virüslerin üremesi sonucunda sinüzit denilen ağrılı akut bir tablo ortaya çıkar. Bu çıkan tablo akut sinüzittir” dedi. Akut sinüzitin baş ve yüz ağrısı halinde kendisini gösterdiğini belirten Şahiner, “Hastada bununla bir arada üst teneffüs yolu sorunları ortaya çıkar. Bunlarda; burun tıkanıklığı, burun akıntısı, geniz akıntısı, boğaz ağrısı ve öksürük biçimindedir. Bu akut tablo 8 haftadan daha uzun sürerse kronik sinüzit denilen bir durum ortaya çıkar. Akut sinüzitler çabucak sürekli bakteriyel olup Streptokok, Stafilokok ve hemofilus influenza en sık rastlanan bakterilerdir. Tedavide üst teneffüs yolu dekonjestanları ile bir arada uygun antibiotik tedavisi uygulanır.” diye konuştu.
EN PROBLEMLİSİ KRONİK SİNÜZİT
Şahiner, kronik sinüzitlerin ise en sorunlu ve tedavisi sıkıntı olan kümesi oluşturduğunu belirterek, şu bilgileri verdi: “Genellikle kronik sinüzitlerde alt da yatan öteki patolojik durumlar mevcuttur. Örneğin; üst teneffüs yolu alerjisi, sinüslerin anatomik varyasyonları, polip, tümör, yabancı cisim ve deviasyon üzere kronik burun tıkanıklığı yapan durumlar, diyabet, alerji, kansızlık, AIDS ve malinite üzere bağışıklık sistemini bozan durumlar bunlardan bazılarıdır”
SOĞUK HAVA RİSKİ ARTIRIYOR
Havaların soğumasıyla sinüzit şikayetlerinin arttığına değinen Şahiner, “Kış aylarında havaların soğuk olması nedeniyle üst teneffüs yolu direnci zayıflar ve buna bağlı olarak teneffüs yolu enfeksiyonlarında artış meydana gelir. Bu enfeksiyonlar halk ortasında süratle yayılarak salgınlara neden olurlar. Bu neden ile havaların soğumasıyla sinüzit olaylarında da artış olur. Bu tıp hastalığa yatkın olanlar yahut kalabalık ortamlarda bulunanlar enfeksiyondan korunmaya çalışmalıdırlar. Kış aylarında mevsimine uygun giyinmek ve salgın ortamlarından uzak durmak gerekli aşıları yaptırmak enfeksiyondan korunmak için yapılacak aşikâr başlı işler arasındadır” biçiminde konuştu.
ŞİDDETLİ AĞRILARA NEDEN OLUR
Şahiner, sinüzitin tedavi edilmediği durumlarda enfeksiyonun kronikleştiğine dikkati çekerek şunları söyledi: Daima geriye hakikat mikroplu gerecin akması (post nazal akıntı) sonucunda kronik bronşit, amfizem, pnömoni üzere akciğer hastalıklarına neden olabilir. Ayrıyeten uzun süren tedavisiz kronik sinüzitlerde orbital selülit, menenjit, beyin apsesi, orta kulak hastalıkları, kronik farenjit, kronik larenjit üzere durumlar görülür.Günümüzde antibiyotik kullanımına bağlı bu ağır komplikasyonlar az görülmektedir. Bunların tedavisi hastanın durumuna nazaran ve mevcut patolojiye nazaran yapılır. Bilhassa akut sinüzit de ağrı şiddetlidir. Bu üzere durumlarda enjektabıl güçlü ağrı kesiciler ve drenajın bir an evvel sağlanması için dekonjestanlar bilhassa burun spreyleri kullanılmalıdır. Başa sıcak uygulaması yararlı olabilir”
ACI KAVUNU DİKKATLİ KULLANIN
Sinüslerin boşalması için birtakım bitkilerden yararlanıldığına de değinen Şahiner, “Bunlardan en sık kullanılanı halk ortasında Acı Kavun diye bilinen özü çok asidik olan bir bitkidir. Bunun suyu olağan su ile güzelce sulandırılarak kullanılması gerekir” dedi ve ekledi: “Direkt damlatılırsa buruna ve üst teneffüs yollarına ziyan verir. Bilhassa kronik sinüzit de kullanılır. Kronik sinüzit de kullanılan sinüs lavaj kitleri yaygın olarak kullanılmaktadır. Yararları tartışmalıdır. Sinüzitin tedavi formüllerinden biri de cerrahidir. Çağdaş cerrahi teknikleri olarak endoskopik sinüs cerrahisi yaygın olarak yapılır. Bu operasyonlarda endoskopik görüntüleme tekniği kullanılarak sinüslerin kapanmış olan ostiumları açılır ve tıkanıklığa neden olan sebepler ortadan kaldırılır. Bu cerrahi esnasında lazer, radyofrekans, mikrodebrider üzere çağdaş aygıtlar kullanılabilir. Ayrıyeten intraoperatif BT ile ortaklaşa endoskopik yaklaşım en son tekniklerden biridir. Her sinüzit olayı ameliyata uygun değildir. Cerrahi için kimi kriterler vardır. Örneğin; kronik bağışıklık sistemini bozan diabet,allerji üzere durumlarda cerrahinin başarısı azdır. ”
