Gece körlüğü bir öbür ismiyle tavuk karası hastalığı genetik sebepli göz hastalıklarında meydana gelen önemli bir rahatsızlıktır.
Tavuk karası hastalığı nedeniyle gece karanlıkta hastalar göz yetisini kaybetmektedir. Loş ışık nedeniyle görme yetisi büsbütün ortadan kalkmaktadır.
Anne yahut babada tavuk karası hastalığı bulunan şahıslarda tavuk karası hastalığı yaşanma oranı çok yüksektir.
Peki tavuk karası nasıl anlaşılır, belirtileri nelerdir? Tavuk karası tedavisi var mı? İşte gece körlüğü hakkında merak edilenler..
TAVUK KARASI NEDİR?
Tıptaki ismiyle “Retinitis Pigmentosa” hadisesinin birçoklarının evvel çubuk formundaki hücrelerin bozulmasıyla başlıyor.
Bu hücreler karanlıkta yahut az ışıklı ortamlarda görmemizi sağladığı için birinci evvel onların bozulması, hastalığın birinci belirtileri ortasında gece körlüğünün ortaya çıkmasına neden oluyor.
TAVUK KARASI NEDENLERİ
Gece körlüğü A vitamini eksikliğinin sonucu olup geri dönüşümlü ve önlenebilir olabileceği üzere kalıtsal ya da altta yatan öbür sorunlardan kaynaklanıyor da olabilir.
Tedavi edilmemiş glokom yahut miyop hastalığı tavuk karası hastalığını tetikleyici özelliği bulunan göz hastalıklarındandır. Şeker hastalığı göz hücrelerine ziyan verir.
Kan basıncının yükselmesi göz hücrelerinin ziyan görmesine neden olur.
GECE KÖRLÜĞÜ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Tavukkarası hastalığının yaygın olarak iki belirtisi vardır. Oda geceleri ya da zayıf ışıkta görmekte zorlanmak ya da hiç görememektir. Başlarda kendini kolay bir görme sorunu olarak muhakkak etmeye başlar ve git gide karanlık ortamda ya da zayıf ışıkta görememe sorunu başlar.
Gece körlüğünün neden olduğu yaygın şikayetler şu biçimdedir;
- Işığın sonlu olduğu ortamlarda net görememe,
- Işığa karşı hassasiyet,
- Işığa maruz kaldıktan sonra bulanık görme,
- Parlak ışık sonrası uzun müddetli görme kaybı,
- Işığı ve renkleri seçememe,
- Görüş alanında daralma,
- Çok fazla ışığa maruz kalınca gözleri açmada zorluk çekme.
TAVUK KARASI TEDAVİSİ
Tavuk karası hastalığında kök hücre tedavisi uygulanmaktadır. Kök hücre tedavisi sayesinde görme yetisi %10’un altında olan bireyler bile tekrar görme imkanına sahip olmaktadır.
Destekleyici tedavilerin yanı sıra göz sıhhatine ekstra dikkat etmek ve beslenme nizamını buna nazaran ayarlamak çok kıymetlidir.
Özellikle de A ve D vitaminleri kesinlikle bedene sistemli olarak alınmalıdır.
