Vajinismus cinsel birleşme denendiğinde, vajinanın dış üçte birini çevreyen kaslarda yineliyici ya da daima bir biçimde oluşan kasılmalar ve daima acı nedeni ile cinsel birleşmenin gerçekleşememesi ya da ağrılı/sıkıntılı olarak gerçekleşmesidir. Bu kasılma istemsiz, yani bayanın şuurlu denetimi dışında gerçekleşen bir kasılmadır. Bu kasılmaya tüm vücuttaki kasılmalar, bacakların kapanması, adeta bir kilitlenme, dehşet, cinsel birleşmeden kaçınma, girişin olmayacağı inancı eşlik eder. Daha az görülen ya da kısmen düzelmiş olarak seyreden formunda ise cinsel birleşme olmaktadır lakin kasılma sürdüğünden, cinsel birleşme ağrılı ya da problemlidir.
Vajinismus, çoklukla cinsel yaşamın, daha doğrusu cinsel denemelerinin başlaması ile birlikte, çok daha seyrek olarak ise jinekolojik muayene, kuvvetli geçen doğumlardan ya da gibisi tecrübelerden sonra gelişir. Vajinismus, ülkemizde cinsel tedavi merkezlerine başvuran bayanlarda en sık rastlanan sıkıntıdır. Ülkemizde batı ülkelerinde bildirilen oranlardan daha fazla görülmektedir. Cinsel eğitimsizliğin cinsellikle bağlı tutucu kıymet yargılarının, cinsel mitlerin sıklığının, bayanların kendi cinsel organlarını tanımamalarının, bekaret kavramına verilen ehemmiyetin, toplumumuzdaki bayanlarda cinsel tecrübenin basamaklı gelişmeyip direkt cinsel birleşme ile başlamasının, genel cinsellik anlayışımızdaki tabuların bunda rolü olduğu söylenebilir. Toplumda yapılan çalışmalarda % 6 olduğu bildirilmiştir.
VAJİNİSMUSUN NEDENLERİ
Vajinismusun nedenleri % 90 olasılıkla ruhsal tasalara bağlıdır. % 10 ise organik (yani yapısal) nedenler rol oynamaktadır. Bu yüzden yanlışsız tedaviye başlamadan evvel yapılan bir jinekolojik muayenenin ehemmiyeti büyüktür.
Vajinismusun ruhsal nedenleri:
– Kızlık zarının korunması ile ilgili çocukluktan kalma bildiriler ve kaygılar,
-İç disiplinin fazlaca gelişmesi, müdafaacı aile nizamı,
-Cinsel travmalar (taciz, tecavüz, ensest, fizikî şiddet, cinsel istismar, pornografik sinema izleyip tiksinme, anne babanın cinsel bağlantısına şahit olma gibi),
-Hamile kalma korkusu yaşayanlar (Kürtaj yahut doğum onlar için adeta bir kabustur),
-Aşırı katı bir toplum nizamı içinde yaşama, katı ahlak kurallar ve tabular,
-Cinselliğin suçluluk, ayıp, günah üzere kavramlarla eşleştirilmesi,
-Ebeveynlerden birisinin baskıcı (otoriter) yaklaşımı,
-İlk gece ile ilgili yanlış, abartılı ve eksik bilgiler ve ön yargılar (ilk gecede ağrı, acı yahut kanamanın çok olacağı istikametindeki düşünceler),
-Cinsel münasebet sırasında kilitlenme ve rezil olma korkusu,
-Vajinanın olağandan dar ve küçük, penisin ise olağandan kalın ve büyük olduğu, penisin girmesinin imkansız olduğu niyeti bulunmaktadır.
-Daha evvel hiç vajinismus sorunu olmayanlarda yaşanmış makus deneyimler (doğum, düşük, kürtaj, hoyratça yapılan bir jinekolojik muayene üzere durumlar) sonucunda da vajinismus gelişebilir.
Bazen de çiftlerin cinsellikle ilgili bilgi eksiklikleri, birinci bağ ile ilgili yanlış inanış ve önyargılar da beraberinde dehşet ve paniği getirerek vajinismusa yol açabilir.
Bazı bayanlarda bu üstte sayılan nedenlerin hiç birisi de olmayabilir. (“Nedeni bilinmeyen yahut belirlenemeyen vajinusmus”)
Bilinç altındaki hakikat olmayan bu dehşetleri yenmek için bayanın ve erkeğin bilgilendirilmesi, gevşemesi, heyecan ve dehşetleri yatıştıracak ruhsal bir ortam oluşturulması için uygun ruhsal takviye sağlanmalıdır.
