DHA’nın haberine nazaran; Yaz aylarının gelmesiyle insanların spora ve diyete yük verdiğini söyleyen Dr. Elif İnaç, yine de yağ yakımında zorlanan bireyler için bölgesel incelme uygulamalarının tesirli olacağını lisana getirdi. Günümüzde ağrısız ve acısız birçok tekniğin olduğunu belirten Dr. İnanç, bölgesel yağ yakımı sırasında hücrelerin öldürülerek tekrar üremesinin önüne geçildiğini bildirdi.
Dr. Elif İnaç, “En çok ‘bölgesel incelme nedir, hakikaten işe yarıyor mu, diyet ve sporun yerine geçer mi?’ üzere sorular alıyoruz. Bölgesel incelme uygulamaları aslında diyet ve spor yaptığı halde bedenin kimi kısımlarında yağ yakmakta zorlanan şahıslar için kullandığımız tekniklerden biridir. Bunların içerisinde en çok cryo lipoliz, mezoterapi ve ESWT üzere prosedürlerini tercih ediyoruz. Yani kas yapan ve kas dokusunu güçlendirici teknikleri kullanıyoruz. IV terapi ile de bu teknikleri destekliyoruz. İlgili bölgedeki yağ hücrelerini vakumlayarak, dondurup kırılmasını sağlıyoruz. Aslında ergenlikten sonra yağ hücrelerimiz fazlalaşmıyor. Ancak var olan yağ hücrelerimiz genişlediği için daha kilolu bir manzaraya sahip oluyoruz. Bunları soğukla öldürdüğümüzde, o bölgedeki yağ hücrelerini azalttığımız için incelme görüyoruz. Biz uyguladığımız prosedürlerle var olan yağın yaklaşık yüzde 25 yahut 40’ını eritebiliyoruz. Yüksek dozda destek eserler kullanarak da uyguladığımız prosedürü daha yararlı hale getirebiliyoruz. Kimi hastalarda görülen lenf tıkanıklıklarında da lenf masajıyla ilgili bölgenin çok daha süratli incelmesini sağlıyoruz” kelamlarını kullandı.
YEŞİL ÇAY, YOĞURT VE ANANAS TÜKETMEK YAĞ YAKIMINI ARTIRIYOR
Selülit giderici metotların de olduğunu söyleyen Dr. İnaç “Herkesin yaz için en çok endişelendiği bahislerden biri de selülit. Selülit hem yağ hem de doku ve sirkülasyon sorunu. Yani komplike bir sorun. Bu sebeple selülit meselelerini da komplike çözmek gerekiyor. Ses dalgalarının cilt altındaki yağ hücrelerine odaklanarak, parçalaması ve deveranı artırması sayesinde selülit sorunlarında çok önemli cevap aldığımız ve hasta memnuniyetinin yüksek olduğu tedavi tekniklerimiz var. Tedavi ekseriyetle bir dizi seans halinde uygulanır ve her hastanın durumuna nazaran aktiflik müddeti değişebilir. Bol su içmek, nizamlı spor yapmak, güzel ve kaliteli bir uyku tertibine sahip olmak, güçlü vitamin ve mineral sunan besinlerle beslenmek bizim için çok kıymetli. Yeşil çay içiminin artması, yoğurt ve ananas tüketmek de yağ yakımını artırdığı için uyguladığımız tekniklere yararlı oluyor” dedi.
TEDAVİ BİREYE NAZARAN YAPILIYOR
Bu uygulamaların prosedürlerinin bireyden şahsa değişebileceğini söyleyen Dr. İnaç “Genel olarak herkese uygulanabiliyor. Lakin fil hastalığı üzere lenf sisteminin büsbütün hastalandığı istisnai durumlarda uygulamayı yanlışsız bulmuyoruz. O yüzden hangi hastaya uygulanıp uygulanamayacağı hasta özelinde değerlendirilmelidir. Bu tedaviler birçok şahsa rahatlıkla uygulanabilse de bölgesel incelmenin sihirli bir değnek olmadığını unutmamak gerekir. Sürecin diyet ve sporla desteklenmesi, daha tesirli sonuç alınmasını ve hayal edilen ülkü bir bedene kavuşmayı sağlayacağı için çok önemlidir” sözlerini kullandı.
“HÜCRELERİN TEKRAR ÜREMESİNE FIRSAT VERMİYORUZ”
Ağrı ve acının uygulama çeşidine nazaran değiştiğini söyleyen Dr. İnaç “Kliniğimizde son derece ağrısız ve acısız usulleri tercih ediyoruz. Hastalar uygulamadan çabucak sonra olağan hayata dönebiliyor. Kullandığımız yağ yakım formüllerinde, ilgili bölgede bulunan hücreleri öldürdüğümüz için o hücrelerin tekrar üremesine fırsat vermiyoruz. Böylelikle kalıcı bir sonuç almış oluyoruz. Genel olarak hastalarımızın memnuniyet oranı da yüksek. Spor ve diyet yaptığı halde kimi bölgelerde bir türlü gitmeyen yağlar şahısları mutsuz ediyor. Bölgesel incelme bu mevzuda imdada koşuyor, bedensel ve ruhsal açıdan sıhhat sunan bir prosedür olarak karşımıza çıkıyor” dedi.
“HASTAYI YAKLAŞIK 3 AY BOYUNCA TAKİP EDİYORUZ”
Hasta muayenesini ve tedaviye karar verilme etabını da anlatan Dr. Elif İnaç, şunları ekledi:
“Hastalarımıza öncelikle uzunluk ve kilo tahlili yapıyoruz. Ölçümlerini alıyoruz ve onları detaylı bir formda dinliyoruz. Spor yapıyor mu? Nasıl besleniyor? Ne kadar su tüketiyor? Diğer bir hastalığı var mı? diye kıymetlendiriyoruz. Bedenlerinde mutlu olmadıkları bölgeleri konuşuyoruz. Burada kişinin ne verdiği geri bildirimler çok kıymetli. Bu değerlendirmeyi yaptıktan sonra kişinin yağ muayenesini yapıyoruz. Ondan sonra karar veriyoruz. Onun için en uygun formül hangisi ve neden bu usulü düşündüğümüzü detaylı bir biçimde hastamıza anlatıyoruz. Bu mevzuda ortak bir karar alırsak tedaviye başlıyoruz. Tedavilerimiz birtakım yollarda 1 seans olurken birtakım tekniklerde 8-10 seansa kadar çıkabiliyor. Bunların sonucunda hastayı yaklaşık 3 ay boyunca takip ediyoruz. Diyetisyen arkadaşımız da birçok vakit süreci destekliyor ve böylece aslında bireye özel bir program hazırlayıp neye, ne kadar gereksinimi olduğunu belirliyoruz. Daha sonra ise hoş sonuç almayı hedefliyoruz.”
