YEDİKULE Bostancılar Derneği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Yedikule Bostanları’ında uyguladığı yaklaşık yüzde bin oranındaki ecrimisil artırımını protesto etti. Bizans periyodundan bugüne, tarım alanı olarak kullanılan bölgede klâsik tarım yapan bostancılar, artan kiraları karşılayamayacaklarını belirterek durumdan şikayetçi oldu.
Zeytinburnu’nda bulunan ve Bizans devrinden bugüne tarım alanı olarak kullanılan Yedikule Bostanları’nda İBB tarafından uygulandığı belirtilen yüzde bin oranındaki işgal tazminatı artırımı bostancılar tarafından Zeytinburnu’nda protesto edildi. Yedikule Kapısı önünde toplanan Yedikule Bostancılar Derneği üyeleri basın açıklaması gerçekleştirdi. Bostancılar, bin kata kadar artan kiraları karşılayamadıklarını belirterek durumdan şikayetçi olurken, bölgedeki tarımın, onarım çalışmaları ve artan maliyetlerden etkilendiğini, artırımların geçmiş borçlarına da yansıtıldığını belirtti.
ASIRLIK KUYULARIN İNŞAAT ATIKLARIYLA DOLDURULDUĞU BİLE OLDU
Yedikule Bostancılar Derneği ismine açıklama yapan Ferdi Aguşlar, “Gıda krizi var diyorlar. Hem de o denli bu türlü değil diyorlar, çok ağır! Her yer yıkım bölgesi, ekecek toprak kalmamış. Grup biçen bir avuç insan kalmış. Biz de onlardan biriyiz. Tek beklentimiz, tüm tarım yapanlar üzere engellenmemek. İstanbul diyorlar, kendini besleyemiyor, her yer beton olmuş, ekecek yer yok. Besin uzaktan geliyor, çok değerli. Bakın, biz buradayız. Tırmıklarımızla buradayız. Çabucak yani başınızda gözünüzün önünde İstanbul’u tarım kenti yapıyoruz. Bizler ektiğimiz, sizlere meyve zerzevat verdiğimiz bu toprakların bekçisiyiz. Mülkiyet sahibi değiliz. Kira Ödüyoruz. Tarım yaparak kira ödüyoruz. Bu kiralar makul düzeyde olmalı ki biz de sizlere makul fiyatlarda zerzevat meyve sunabilelim. Lakin ne hikmetse bu yıl kiralara yüzde bini aşan artırımlar yapıldı. Yüzde 10 değil, 50 değil. Bin! Üstelik üzerlerinde ekinlerimiz varken aniden çıkartıldığımız üst sur bölgesindeki topraklardan, 1 yıldan fazladır, ekmediğimiz topraktan bile geçmişe dönük kira isteniyor. Artırım, geçmişteki borçlarımıza da yansıtılıyor. Sormadan edemiyoruz: bu artırımları yapan belediye bizim değerli zerzevat meyve satmamızı mı istiyor? Yoksa borçların altında ezilip tarım yapamaz hale gelmemizi mi? Ne istiyor? Hangisi olursa olsun, biz bu artırımları ödemeyeceğiz. İstanbul’a zerzevat meyve yetiştirmeye devam edeceğiz. Bu artırımların geri çekilerek makul bir düzeyde kalması için uğraş edeceğiz. Siz kıymetli dostların dayanağıyla hukuk yoluna da başvuracağız. İtiraz edeceğiz, artırımların geri çekilmesi için dava açacağız. Zira biz Yedikuleli bostancılarız ve mesleğimiz olan bostancılığa devam edeceğiz. Talebimiz açıkça şudur: Ecrimisil meblağı makul düzeye çekilsin! Yedikule’ deki bostancılık kösteklenmesinö dedi.
“2 BİN 500 LİRA KİRA ÖDERKEN 20 BİN LİRA OLDU”
Bostancılardan Ahmet Kaplan, “Bu meslek baba mesleğim 30 yıldır bu işi yapıyorum. Bu işle büyüdüm, öteki mesleğim de yok. Surlar dahil 6 bin 500 metre yerim var 2 bin 500 lira kira öderken 20 bin lira oldu. Ulusal Emlak’ta da paylı yerler olduğu için bir aylık 40-50 bin liraya tekabül ediyor. Mutlaka bizim bu kadar çıkarımız yok. Maydanoz satmakla, bir kilo incir satmakla bunlar ödenir mi? İBB’ye toplantıya gittik, bize bu iş bizden çıktı dediler. Bize yardımcı olun, çoluk çocuk okutuyoruz, yardımcı olun, belediyeyle karşı karşıya gelmeyelim dedik. Bize İBB’deki yetkili, bize mahkemeye verin dedi. 19 tane bahçıvan var burada, bekliyoruzö dedi.
“BU KURALLARDA PSİKOLOJİMİZ BOZULDU: KIŞ AYINDA ÇALIŞMIYORUZ 6 AY VAR 6 AY YOK ÜZERE HER AY KİRA ÖDENİYOR”
Bostanları yılda 6 ay ekebildiklerini ve ekim yapılmadığı devirde de kira ödendiğini belirten Ferdi Aguşlar, “Burada 6’ıncı yılımız doldu, 5-6 bin metrekareye yakın bir yer çalıştırıyoruz. İBB’ye bağlıyız, kiramız bin 500 liradan 15 bin 500 liraya varan sayılar oldu. Artırım oranı yüzde bini de geçti. Dernek altında anlaşmak için konuşmalarımız oldu, biz bu sayıları veremeyiz, ödeyemeyiz, uçuk sayılar denildi. Bizi Bölge Mahkemesi’ne yönlendirdiler, mahkemeden çıkan sonuca razıyız dediler. Belediyedeki muhataplarımız bize mahkeme yolu gösteriyorsa, ben bu işi anlayamıyorum. Bu kurallarda psikolojimiz bozuldu. Bizim veremeyeceğimiz sayılar, 20 tane bahçıvana trilyonlarca borç çıkarmak ne demek, yaptığımız işler belirli. Biz burada kış ayında çalışmıyoruz 6 ay var, 6 ay yok üzere. Sera olmadığı için kışın çalışamıyoruz. Seraya da müsaade verilmiyor. Her ay kira ödeniyorö Sözlerini kullandı.
